ABD’li ithalatçılar ek vergi yükümlülüklerinden kurtulmak amacıyla Çin’den tedarik ettiği ürünleri Türkiye pazarından elde etmeye başladı. Türkiye’den ABD’ye taşımacılık faaliyeti yürüten şirketin Genel Müdürü Hasan Şafak, “Taşımacılık işlerimizin dörtte birini ABD pazarında gerçekleştiriyoruz. Yılda yüzde 15’lik bir işlem hacmi artışımız vardı. Ancak sadece bu yıl yüzde 50 civarını görmeye başladı” dedi. ABD ile Çin arasındaki ek vergi restleşmeleri Türkiye’ye yaradı. Ek vergi sorumluluğundan kurtulmak isteyen ABD’li ithalatçılar yönünü Türkiye’ye çevirdi. Bu durum sonucunda sadece bir yıl içerisinde ABD’ye yürütülen taşımacılık faaliyetleri yüzde 50 oranında artış kaydetti. Türkiye’den ABD’ye taşımacılık faaliyetleri gerçekleştiren lojistik şirketinin Genel Müdürü Hasan Şafak, ABD’nin Çin’den aldıkları ürünlere uygulanan ek vergiler sebebiyle, ABD’li ithalatçıların Türkiye pazarına yönelmesine ilişkin İHA’ya açıklamalarda bulundu.
Şafak, Amerika Birleşik Devletleri’nin uzun süredir asıl ithalatını Çin ile sürdürdüğünü belirterek, “Son dönemlerde yaşanan ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarından dolayı, ABD’nin Çin’den aldıkları ürünlere uygulanan ek vergiler ABD’li ithalatçıları ister istemez yeni kaynaklar aramaya sevk etti” dedi.
“ABD’Lİ İTHALATÇILARIN TÜRK İHRACATÇILARLA BİR TAKIM ANLAŞMALAR YAPTIKLARININ DUYUMLARINI ALIYORUZ” Türk ihracatçıları geçmişte ABD’ye yaptıkları ihracatlardan dolayı hem ürün gamı açısından hem de ürün kalitesi açısından önemli bir pazara sahip olduğunu vurgulayan Şafak, “Ancak uzun zamandır pazarlarındaki bir takım maliye sorunlarından dolayı Çin’e kaptırmışlardı. Bu son gelişen durumdan dolayı Türk ihracatçıları bir adım daha öne çıkıyor. ABD’li acentalarımızdan aldığımız bilgilere göre özellikle son dönemde ABD’li ithalatçıların Türk ihracatçılarla bir takım anlaşmalar yaptıklarının duyumlarını almaya başladık. Hatta taşımalarını yapmaya başladığımız işlemlerde bulunuyor. Bu da hem kısa dönemde gördüğümüz işlem hacmimizin artışı hem de uzun dönemde de çok ciddi yatırımlar planlamamıza sebebiyet verdi” açıklamalarında bulundu.
“Taşımacılık işlerimizin dörtte biri ABD pazarında gerçekleşiyor” Şirket olarak taşımacılık işlerinin dörtte birinin ABD pazarında gerçekleştiğinin altını çizen Şafak, “Ama her geçen gün büyüyor. Yılda yüzde 15’lik bir işlem hacmi artışımız vardı. Ancak bu işlem hacmi artışını ABD için söylüyorum. Sadece bu yıl yüzde 50 civarını görmeye başladı. Biz ABD’de dünyanın en büyük global olmayan acentesiyle çalışıyoruz. Bu acentemizin çok ciddi bir satış ağı mevcut. Dolayısıyla müşterileriyle yapılan yeni anlaşmalarda da taşımalarını bize yönlendiriyorlar. Bu sebeple de bizim çalışma hacmi artışımız çok daha gözle görülebilir seviyelere ulaştı” ifadelerini kullandı.
“İHRACATTA KATKISI BÜYÜK OLACAK” ABD’nin Türkiye ihracatçıları için stabil ve değerli bir Pazar olduğunu vurgulayan Şafak, “Birçok sektörde hedef konumunda olan bir pazar. Maalesef geçmiş dönemde Avrupa’ya ulaşabilen ihracatçılarımız ABD’de çok aktif değillerdi. Hem mesafeden kaynaklı bir takım sebeplerden dolayı hem de Çin’in çok rekabetçi olmasından dolayı aktif değillerdi. Bu son dönemdeki son değişikliklerden dolayı da Türkiye’den ABD’ye ihracat planlayan ve hedefleyen geçmişte bu pazarı kaybeden bazı sektörlerin tekrar canlanmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
“ABD SATIN ALMA KONUSUNDA DÜNYADAKİ TRENDLERİ BELİRLEYEN BİR PAZARDIR” Şafak sözlerine şöyle devam etti: “ABD satın alma konusunda dünyadaki trendleri belirleyen bir pazardır. Örneğin birçok markanın en büyük pazarı konumunda yer alıyor. Buradaki satın almalar Türkiye’ye kaydıkça aynı büyük markalar, büyük organizasyonlar diğer ülkelerdeki ihtiyaçlarını Türkiye’den tedarik etmeye yöneleceklerdir”.
“ABD’YE YAPILAN İHRACATIN 52 MİLYON DOLARI SADECE MOBİLYA SEKTÖRÜ” Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin hazırladığı rapora göre, ABD’ye olan ihracat konusunda 100 milyar dolarlık bir hedefin olduğunu vurgulayan Şafak, “Bunun 52 milyon doları sadece mobilya sektörünü ilgilendiriyor. Şuanda bizim en büyük taşıma artışını yakaladığımız sektör mobilya sektörüdür. Bunun hemen arkasından halı, kilim, ambalaj gibi gruplar takip ediyor. Bu üç sektör çok ciddi ihracat hacimlerini elleçleyecek. Tabi ki yine geçmişte çok önemli hacme sahip olan tekstil sektörü de tekrar canlanmasını bekliyoruz. Dolayısıyla TİM’in belirlediği 100 milyar dolarlık rakam bizim için çok gerçekçi ve kısa vadede ulaşılabilir olarak görünüyor” dedi.
“TİCARETİNİ DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ NOKTALARA GİDİP TÜRK İHRACATÇISININ YANINDA YER ALACAĞIZ” Son olarak kısa dönemde hızlı numune gidişleri ve acil yüklerin gitmesiyle ilgili özel çözümlere ihtiyaç olacağını planladıklarını söyleyen Şafak, “Bu nedenle yeni havalimanında bir depo açtık. Alternatif rotalar üzerinde çalışıyoruz. Özellikle Türk ihracatçılarının hava yolundaki en büyük derdi kapasite sorunudur. Alternatif rotalarla ABD’ye ihracatı olmayan ülkelerin hava yollarını kullanarak, Türkiye’den o havayollarına kadar kara taşıması ve o ülkelerden de hava taşımasıyla entegre çözümler üretiyoruz. Şuan da ABD pazarında bütün gelişmelere hazırız. Kendimizi bu duruma hazırladık. Ticaretini düşündüğümüz noktalara gidip Türk ihracatçısının yanında yer alacağımız günleri bekliyoruz” açıklamalarında bulundu. (Muhammed Fırat Aksoy - Uğur Çetin /İHA)