Milli İrade Meydanı’nda kendisini bekleyenlere seslenen Varank, Türkiye’nin coğrafi konumuna dikkat çekerek, 14 Mayıs seçimleri için destek istedi. Varank, “Türkiye çok zorlu bir coğrafyada gidiyor. Etrafımız ateş çemberi. Biz Türkiye gemisini bu dalgalı denizde, bu fırtınada ileriye götürmek için, rotasından saptırmamak için bir kaptana ihtiyacımız var. Türkiye'nin hatta dünyanın en tecrübeli, en başarılı, en cesur, milletiyle beraber bir kaptana ihtiyacımız var. İşte o Recep Tayyip Erdoğan. Takımın kaptanı Sayın Cumhurbaşkanımız. Ama takımın oyuncuları var. Onun yol arkadaşları var. Onun dava arkadaşları var. Takımda ona destek olmaya çalışan arkadaşları var. Onun için ben sizlerden bir söz daha almak istiyorum. 14 Mayıs'ta Cumhur İttifakı'nı da büyük bir oy oranıyla tekrar mecliste iktidar yapmaya var mıyız? Sandıkları patlatmaya var mıyız?” dedi.
‘ONLARA OKULDAN TASDİKNAMEYİ VERİP GÖNDERECEĞİZ’
Türkiye’nin otomobili Togg üzerinden muhalefeti eleştiren Varank, şunları söyledi:
“Aslında baktığınızda biz, 21 yıldır Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hep taş üstüne taş koymanın derdinde olduk. Yatırımların derdinde olduk. Projelerin derdinde olduk. Ama biz ne zaman iyi bir iş yapmaya kalksak, biz ne zaman yol yürümeye çalışsak, biz ne zaman yatırımlar yapmaya çalışsak, bizim karşımıza hep birileri dikildi. Biz ak dedik, onlar kara dedi. Biz doğru dedik, onlar yanlış dedi. Biz büyük dedik, onlar küçük dedi. Ve biz ne yapmak istesek karşımıza dikildi. İşte buraya neyle geldim? Türkiye'nin otomobiliyle geldim. Türkiye'nin otomobilinin hikayesi bizim 21 yıllık hikayemize çok benziyor. Biz dedik ki Türkiye'nin 60 yıllık bir hayali var. Sayın Cumhurbaşkanımız dedi ki, ‘Türkiye güçlü bir ülke, kabiliyetli bir ülke. Biz artık kendi otomobilimizi üretmemiz lazım’. Bize ne dediler? ‘Yapamazsınız’ dediler. Biz ilan ettik otomobilleri gösterdik. Dediler ki, ‘Bunun fabrikası nerede?’. Fabrikanın temellerini attık. Bu sefer dediler ki, ‘Bu fabrika bitmez. Siz bunu fay hattına kuruyorsunuz’. Fabrikayı bitirdik dediler ki, ‘Fabrikayı bitirdiniz ama bunun içinde üretim bantları yok. Siz bizi kandırıyorsunuz’. Araçları yollara çıkardık, bu sefer dediler ki, ‘Bu araçları kimse almaz’. Tam 177 bin vatandaşımız, 60 bin lira kapora yatırdı. Bu araçları almak için sıraya girdi. Şimdi araçlar yollarda geziyor. Bakanlar araçlarla geziyor. Vatandaşlarımız araçlarını teslim almaya başladı. Şimdi ne diyorlar, ‘Bunlar İtalya'dan geliyor. Siz bizi kandırıyorsunuz’ diyorlar. Ama karşımızda o kadar cahil bir muhalefet var ki. Ne Bursa'yı tanıyorlar ne Türkiye'yi tanıyorlar ne dünyayı biliyorlar. Ama biz onlara öğretip onlara okuldan tasdiknameyi verip göndereceğiz. Onları tarihi çöplüğüne göndereceğiz. Çünkü bu ülkede hizmet sevdası olanlar varken, bizim aziz milletimiz bozgunculara, yıkım ekibine oy vermez. Onları iktidara taşımaz.”
‘O KANDİL’İ DE BAŞLARINA YIKACAĞIZ’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun terör örgütleriyle pazarlık yaptığını söyleyen Varank, “Şu anda terörle mücadelede İHA'lar, SİHA'larla, geliştirdiğimiz milli savunma sanayiyle hamdolsun Türkiye'de terörün kökünü kazıdık. Artık terörle mücadeleyi biz ülkemizin sınırları içinde beklemiyoruz, terörist neredeyse ininde buluyoruz, hallediyoruz ve hamdolsun terörle mücadelemizde o Kandil'i de başlarına yıkacağız. Bu yedili koalisyon var ya, bu kirli pazarlıkları o kadar ileriye götürdüler ki artık sadece kendi içinde pazarlık yapmıyorlar. Terör örgütleriyle pazarlık yapıyorlar. PKK'yla pazarlık yapıyorlar. FETÖ'yle pazarlık yapıyorlar. PKK'nın sözde liderleri her gün açıklama yapıyor. Diyorlar ki, ‘14 Mayıs'tan sonra biz hapishanedeki arkadaşlarımızın hepsini dışarı çıkaracağı’. Diyorlar ki, ’14 Mayıs'tan sonra Türkiye'de özerkliği getireceğiz’. Diyorlar ki, ’14 Mayıs'tan sonra bu ülkede farklı bir sabaha uyanacağız’. Şimdi bunları kimden cesaret alarak söylüyorlar? Kılıçdaroğlu'ndan cesaret alarak söylüyorlar. Kandil'dekiler diyor ki, ’14 Mayıs'tan sonra hapishanedeki arkadaşlarımızı çıkaracağız’. Kılıçdaroğlu diyor ki, ‘Eğer Selahattin Demirtaş hapisten çıksın istiyorsanız bize oy verin’. O PKK'lılar diyor ki, ‘14 Mayıs'ta Recep Tayyip Erdoğan tekrar kazanırsa biz Kandil'de mahvoluruz’ diyor. Burada Kılıçdaroğlu ne diyor? ‘Ben Kuzey Irak'a asker gönderilmesine karşıyım. Buradaki tezkereye hayır oyu vereceğim’ diyor. ’14 Mayıs'tan sonra özerkliği biz getireceğiz’ diyor. İşte bunlar aslında kucak kucağa değerli kardeşlerim. Bu pazarlıkları, kirli pazarlıkları yapıyorlar. Ama bizim aziz milletimiz terör örgütlerinin bu ülkede sesinin çıkmasına müsaade eder mi? Terör örgütlerinin bu ülkede at koşturmasına müsaade eder mi? Etmez. Onun için 14 Mayıs çok önemli. Peki sadece PKK'yla mı pazarlık yapıyorlar? İşte FETÖ'cüler ne diyorlar? ’14 Mayıs'tan sonra biz Türkiye'ye döneceğiz’ diyorlar. Peki Kılıçdaroğlu ne diyor? ’14 Mayıs'tan sonra ülkede ne kadar KHK'lı varsa, askerin, polisin, adliyenin içerisindeki ne kadar terörist varsa biz onları işline iade edeceğiz’ diyor. Her gün ekranlarda bunu söylüyor. İşte bunlar FETÖ'yle de kucak kucağa” ifadelerini kullandı.
‘BU BAŞARILAR KENDİ KENDİNE GELMİYOR’
Hükümetleri döneminde hayata geçirilen projeleri işaret eden Varank, “Siz Sayın Cumhurbaşkanımızın arkasında durduğunuz için karada Togg’u yürütüyoruz. Denizde TCG Anadolu'yu yüzdürüyoruz. Havada Kızılelma'yı uçuruyoruz. Uzayda İmece uydusunu gönderiyoruz. İşte bunların hepsi birer başarı. Ama bu başarılar kendi kendine gelmiyor. Sağlam bir irade lazım. Adam gibi adam lazım. Onun arkasında da dimdik duran aziz bir millet lazım. Bunu yaptığımızda işte Türkiye'nin üstesinden gelemeyecek hiçbir şey olmaz” dedi. (DHA)