Bozkurtlular 'Biz böyle felaket görmedik' diyor... Tüm hayatımız çamura battı Sel felaketiyle dehşeti yaşayan Bozkurt’ta suların çekilmeye başlamasıyla facianın boyutu gözler önüne serildi. Bir yandan kayıplarına ağıt yakan bir yandan da yaralarını sarmaya çalışan Bozkurt halkı, “Sel yüzünden tüm birikimimiz kayboldu, 40 yıl geriye gittik. Anılarımız çamur altında kaldı” diye gözyaşı döküyor... Büyük bir sel felaketi yaşayan Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde ikinci günümüz... Üzerinde bata çıka yürüdüğümüz çamur ve ağaç yığınları, evlerin ikinci katına kadar ulaşmış. Bir yanda yakınlarını kaybedenlerin ağıtlarını dinlerken, diğer yanda canhıraş çalışan ekiplerin mücadelesine şahit oluyoruz...
AĞITLAR YÜREK YAKIYOR
Çamur deryasına döndüğü için yollarda yürümenin bile zor olduğu Bozkurt’ta ilçe merkezi, metreleri bulan balçık ve çamur yığınına teslim olmuş. Yıkık dökük sokaklardan yürüyerek, afete neden olan Ezine Çayı kenarına iniyoruz. Aniden gelen sel sularıyla çay kenarında kağıt gibi yıkılan Ölçer Apartmanı enkazından yakınlarının çıkarılmasını bekleyen ailelerin ağıtları ve yakarışları yürek yakıyor. Çayın karşı tarafındaki üç apartmanda da selin geldiği dakikalarda adeta can pazarı yaşanmış, binalar kağıt gibi çökmüş.
ÇOCUKLUĞUM GİTTİ
İlçede çocukluğunu geçiren emekli ve yaşlılardan sel felaketini ilk ağızdan dinleme imkanı buluyoruz. 74 yaşındaki emekli işinsanı Erkur Akkuş, duygularını “Çocukluğumun geçtiği memleketimi bu halde görünce hüngür hüngür ağladım” sözleriyle tarif ediyor. “Tabiatımız gitti, insanlarımız gitti. Keşke bir tane bile canımız gitmeseydi. Parkımız vardı, sahamız vardı hepsi selin altında kaldı. O giden saha için yaylalardan çim kesip getirmiştik. Hepsi gözümün önünde geçiyor. Çocukluğumu hatırlıyorum” diyor.
İÇİMİZ KAN AĞLIYOR
71 yaşındaki Erkur Çevirgen ise Bozkurt’u yıkan selin içini yaktığını anlatırken gözyaşlarını tutamıyor: “Biz böyle bir afet görmedik. Çocukluğumuzda çayda yüzerdik. Yüzdüğümüz çay, Bozkurt’u yerle bir etti. Sel bizim içimizi yaktı. Bozkurt’un halini görünce yandım!” 70 yaşında olan Aziz Bulut ise güçlükle konuşuyor, sözler boğazına düğümleniyor: “İçim kan ağlıyor. Sel, Bozkurt’u sıfırladı. Bitmiş durumdayız. Sel nedeniyle 40 yıl geriye gittik. Anılarımız çamur altında kaldı.”
OTOMOBİL MEZARLIĞI
Neredeyse kıyamet filmlerini aratmayan sahnelerin yaşandığı Bozkurt, araç mezarlığına döndü.
MEHMETÇİK VE GÖNÜLLÜLER TEMİZLİYOR
Selin vurduğu Bozkurt’ta bazı işyerlerine dolan 1-2 metre yükseklikteki çamuru, askerler ve aralarında kadınların da bulunduğu gönüllüler boşaltabilmek için çabalıyor. Ellerinde küreklerle, yerle bir olan işyerlerini tek tek boşaltarak, ilerleyen askerler ve gönüllülerin bıraktığı hafriyatı iş makineleri topluyor.
BURASI 2. KAT
Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde iki gün önce botların gezdiği sokaklardan sular çekilince, yaşanan dehşet ortaya çıktı. Selin getirdiği metrelerce yükseklikteki çamur ve ağaç yığınları, ilçenin birçok noktasında evlerin ikinci katlarına kadar ulaştı. Bu karede üzerinde durduğumuz çamur ve ağaç yığınlarının arkasındaki balkon, apartmanın ikinci katı.
KAHREDEN ARAMA
Ezine Çayı’nın getirdiği çamur, moloz, tomruk ve ağaç parçaları, 2 kilometre uzaktaki turistik Abana ilçesinin sahiline sürüklendi. Sahile zaman zaman selde kaybolan vatandaşların cesetleri de vuruyor. Görevliler ve gönüllüler, sahilde dalgaların getirdiği cesetleri arıyor...