Bu tavsiyeler uzun süredir bu konuda yapılan kapsamlı bilimsel bir çalışmanın sonuçlarını da yansıtmakta.
Bilim adamları farklı tarzlarda makyaj yapıldıktan sonra bayanların gözyaşı tabakası içerisinde göz kalemi parçacıklarının hareketini ve ortaya çıkan sonuçları gözlemlemek ve karşılaştırmak için video kaydı dahil birçok tıbbi test kullanmışlar. Genellikle göz kalemi içerisinde ki maddeler içerisinde; balmumları, yağlar, silikonlar, göz kalemini göz kapağına yapıştırmaya ve gözde kalacağı zaman periyodunu uzatmaya yardımcı doğal yapıştırıcılar vardır. Göz kaleminin; gözün kırpmasına, terlemesine ve doğal yağlarının salgılanmasına uygun olarak üretilmesi de gereklidir. Gözyaşı tabakasına giren makyaj malzemeleri göz kuruluğuna veya parçacıkların yarattığı rahatsızlıktan dolayı gözün hassaslaşmasına neden olurlar. Göz kaleminin bir günden fazla kullanılması durumunda göz kalemi yağları ve mumları, kontakt lenslere de yapışırlar. Gözde oluşacak tahriş ve kızarıklık, göz kaleminden gelen zararlı bakterilerin göze geçmesi ve bazı vakalarda görülen göz enfeksiyonları veya bulanık görme ortaya çıkabilecek problemlerden bazılarıdır. Diğer ortaya çıkan çarpıcı sonuç ise” Eğer göz kalemi sürdükten sonra kontakt lens takarlarsa gözyaşı tabakasındaki partiküllerden dolayı lenslerinin bulutlandığı gerçeğidir” Bir günden uzun süre gözde kalan ve günlük olarak silinmeyen göz makyajları gözde adeta bir bakteri limanı oluşturmaktadır. “Eğer her makyaj uygulamasından önce göz kaleminin ucunu iyicene keskinleştirirsek ve kalemi dibine kadar kullanmadan biten kalemleri atarsak gözümüzü zararlı bakterilerden korumak için kendi önlemimizi almış oluruz.” “Çevirmeli uçla açılan göz kalemlerinde her kullanımdan önce son kullanılanın kısımdan biraz kesmemiz gerekir. Ve her gün yatmadan önce makyajınızın tamamen silindiğinden emin olmanız çok önemlidir.”