İzmir’de yaşayan 48 yaşındaki Talat Cankıymaz, 2002’de kolon kanserine yakalandı. 2003 yılında ameliyat olan Cankıymaz’ın bağırsağı torbaya bağlandı. Ancak Cankıymaz’ın kanserle mücadelesi bitmedi. Kanser karaciğere de sıçrayınca lazerle kurutma işlemi uygulandı. Kanser, 2011 yılında da akciğere sıçradı ve Cankıymaz’ın akciğerinin sol tarafı alındı. Kanserle mücadele ederken, tıpkı kendisi gibi bağırsağı torbaya bağlanan hastalara yardım etmek için kolları sıvayan Cankıymaz, 2013 yılında Kolostomili ve Ostomililer Derneğini kurdu. Dernek ofisinde hastalara yardım eden, onları sık sık hastanelerde ziyaret eden Cankıymaz, Ankara’da yaşayan 43 yaşındaki Filiz Cankıymaz ile telefon üzerinden tanıştı. O sıralar hayata küsmüş olan Filiz Cankıymaz’a, torba takım işlemi ve bakımı konusunda yardımcı olan Talat Cankıymaz, bir süre sonra genç kadına aşık oldu ve çift 2015 yılında evlendi. Kanserin buluşturduğu çift, dernek bünyesinde kolon kanseri kader arkadaşlarına yardımlarını sürdürürken, maddi imkansızlıklar nedeniyle ofislerini kapatmak zorunda kaldı. Tüm malzemeleri evlerine taşıyan çift, şimdi ancak cep telefonu ve internet üzerinden hastalara yardımcı olmaya çalışıyor. Cankıymaz çifti, kolon kanseri hastalarla daha güçlü bağ kurabilmek ve onlara yardımcı olabilmek için yardım bekliyor.
"BİZİ KANSER BULUŞTURDU"
Kanserle mücadele ederken zamanının büyük bir bölümünü kader arkadaşlarına ayırdığını söyleyen Talat Cankıymaz, "Hastanede hangi odada bağırsağı torbaya bağlanan hasta varsa, oraya giderek hastalara kendi torbamı gösterdim. ‘Ben de torba kullanıyorum’ diyerek onlara moral oldum. Sonra kendi imkanlarımla dernek kurdum ve bir ofis açtım. Torbaları gönüllü olarak hastalara takmaya başladım, torba takımını hastalara ve hasta yakınlarına öğretiyordum. Daha sonra benden yardım isteyen eşim Filiz’le tanıştım. O Ankara’da yaşıyordu. İnternet üzerinden ona yardımcı oldum ve bir süre sonra birbirimize aşık olduk. Derler ya ‘damdan düşenin halinden damdan düşen anlar’ diye. Benim halimden o anlıyor, onun halinden ben anlıyorum. Bizi kanser buluşturdu. Kanser vesilesiyle tanışıp kalplerimizi birleştirdik. Şimdi ikimiz birer torbalı olarak hem hastanedeki kardeşlerimize örnek oluyoruz, hem birbirimize moral oluyoruz. Ofisimiz vardı, kader arkadaşlarımızla vakit geçireceğimiz bir yerimiz vardı. Üye yaptığımız kişilerden aidat alamadığımız ve kimse de bize sahip çıkmadığı için ofisi kapatmak zorunda kaldık. Tüm malzemeleri evin bir kenarına taşıdık. Faaliyetlerimizi evden yürütmeye çalışıyoruz ama başarılı değiliz. Ancak telefon üzerinden hastalara yardımcı olabiliyoruz, hastanelerde onları ziyaret ediyoruz. Biz dernek olarak Türkiye’de ilk ve tekiz. Bize sahip çıkılmasını istiyoruz" dedi.
"EŞİM BENİ HAYATA DÖNDÜRDÜ"
2014’te kolon kanserine yakalanan ve bağırsağı torbaya bağlanan Filiz Cankıymaz ise, "Torba takımı ve bakımı hakkında yeterli bilgim yoktu. Ablam internet üzerinden Talat Bey’e ulaşmış. Kendisi beni aradı ve bana yardımcı olmaya çalıştı. O dönem psikolojik olarak kötü bir durumdaydım. Kendimi odaya kapatmıştım. Talat Bey sayesinde kamera üzerinden torba takımı ve bakımını dinleyince yaralarım iyileşti. Odadan çıktım, psikolojim düzeldi. Bir süre sonra birbirimize aşık olduk ve evlendik. Eşim beni hayata döndürdü. Şimdi de beraber el ele verip başka insanlara hayat vermeye çalışıyoruz. Eğer bir adresimiz olursa daha çok hastaya yardım edebiliriz. Birçok hasta bu dönemde içine kapanıyor. Torba kullanımını tam olarak bilmiyor. Şu anda onlara sadece cep telefonu ve internet üzerinden yardımcı olabiliyoruz ve bu da çok kolay olmuyor" diye konuştu.
(Ceren Atmaca - Sinan Yeniçeri/İHA)