CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gebze'de muhtar ve azalara seslendi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Muhtarlıklar bir kararnameyle kaldırabilir. TBMM’yi fesh edebiliyor, muhtarlıkları mı kaldıramayacak? Etüt eğitim merkezleri var. Bir kararnameyle kaldırıldı. Buyrun. Bu doğrudur diyorsanız, tek kişi her türlü yetkiye sahip olsun diyorsanız gidin evet diyeceksiniz. Bu kadar yetki tek kişiye verilmez diyorsanız hayır diyeceksiniz. Demokrasiden mi tek adam rejiminden mi yana tercih yapacağız.
Başbakanlığı kaldırıyoruz. Biri çıkıp anlatsın, başbakanlığı niye kaldırıyoruz? Padişahın olduğu dönemede bile başbakanlık var. Padişahlık döneminde bile var, biz demokraside kaldırıyoruz. Çift başlılık var, onun için kaldırıyoruz diyorlar. Türkiye’de çift başlılık yok ki. Bir cumhurbaşkanı var, bir başbakan var. Herkesin görevleri ayrı. Cumhurbaşkanının görevleri, başbakanın görevleri var. Meclis’in başbakanlığın görevini belirlediği bir süreci bitiriyor, başbakanlığı kaldırıyoruz. Çift başlılık gelecek. Başkan aynı zamanda hem cumhurbaşkanı hem de partisinin başkanı olacak. Diyeceksiniz ki olsun ne fark eder. Sakıncası yok diyorsanız evet diyeceksiniz, sakıncası var diyecekseniz hayır diyeceksiniz.
Yeni modelde sayın başkanı illerde kim temsil edecek? Bir vali, iki partisinin il başkanı. Vali de il başkanları da başkanı temsil eder. Çift başlılık olacak. Bir kişi devleti temsil eder, o tarafsız olur. Çünkü arabasında Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağını taşır. Başkanı düşünün; arabasına Türk bayrağını mı kendi partisinin bayrağını mı asacak? İkisini de asabilir.
Bu bir rejim değişikliğidir. Demokratik parlamenter sistemden vazgeçip, otoriter tek adam sistemine geliyoruz. Meclis’in feshi yok diyorlar, var. Bugünkü anayasada da var. Seçim olur, 45 gün içinde hükümet kurulmazsa Meclis’i fesh edip hükümet kurabilir. Anayasa değişikliğiyle ne zaman arzu ederse görev süresi sona ermeden Meclis’i fesh edip seçime gidebiliyor. Bizim seçtiğimiz Meclis’i fesh edemez diyorsanız hayır oyu vereceksiniz. Vicadınızla ölçüp tartacaksınız, aklınızı kullanacaksınız.
Kavga etmeden uygar bir şekilde tartışarak gidip 16 Nisan'da oy kullanacaksınız. 550 milletvekilini seçiyorsunuz mevcut durumda. Çoğunluk partisinin lideri başbakan olarak tayin ediliyor. Başbakan ne yapıyor, hükümet programı hazırlıyor. TBMM'de önümüzdeki 4 yılda şunları yapacağım diyor. Güvenoyu alır ve yoluna devam eder. Yeni modelde güvenoyu yok. 550 milletvekili de kim oluyor neden onlardan güvenoyu isteyeceğim diyor. Güvenoyuna gerek yok zaten bir kişiyi seçtik diyorsanız gidip evet oyu kullanacaksınız.
Olaylar basit doğuracağı sonuçlar bütün kuşakları yakından ilgilendirecek. Vereceğimiz karar bugünün değil geleceğin kararıdır. Meclis'in fesih yetkisi 1924 Anayasası görüşülürken tartışılır Atatürk'e bu yetki verilmek istenir ama iki genç kürsüde Atatürk'ü seviyoruz ama bizi buraya millet getirmiştir Atatürk değil derler ve bu teklif reddedilir. Şimdi fesih yetkisi vereceğiz, neden? Bunun partilerle, şahıslarla ilgisi yok.
Kişiye endeksli partiye endeksli bir düşünce Türkiye'yi felakete götürür. Bütün mesele tercihimizi demokrasiden mi tek adamdan yana mı yapacağız? Yeni düzende hiçbir bakan milletvekili olamayacak. Meclis'ten bir milletvekilini bakan olarak seçerlerse milletvekilliği düşecek. Yeni sistemde bakan sayısını kimse bilmiyor. İsterse 10, 50, 100 bakan. İsterse hiç bakan olmayabilir, başkan yardımcılarıyla bu işi yürüteceğim de diyebilir.
Bir bakan yolsuzluk yapınca hakkında gensoru verilir. Bakanlar da hakkımızda gensoru verilmesin diye yasalara uygun davranır. Yeni modelde bir bakan hakkında gensoru veremeyeceksiniz, kalkıyor. Bu doğru değil diyorsanız hayır oyu kullanacaksınız. Bırakalım malı götürsün diyorsanız gidip evet oyu kullanacaksınız. Bu bir rejim meselesi, anayasa hepimizin anayasası."