Yüksekova’da güvenlik birimleriyle terör örgütüne verilen mücadelede omuz omuza görev yapan korucular duygularını anlattı. 21 yıllık bir korucu şu ifadeleri kullandı: “Tüm Yüksekova sınır karakollarında görev yaptım. Yol boyu göreve geliyoruz askerle, emniyet görevlileriyle nöbet tutuyoruz, omuz omuzayız, beraber çay içiyoruz, yemek yiyoruz, beraberiz, Allah razı olsun askerlerimizden, emniyet görevlilerimizden. Biz memnunuz onlardan. İnşallah terör kalmayacak, kökünü kazıyacağız inşallah. Allah razı olsun silahlı kuvvetlerimizden, biz memnunuz onlardan, beraberiz, teşekkür ederim.”
"ASKERE, POLİSE TEŞEKKÜR EDİYORUM"
“Vatan için, yani ne diyeyim, barış falan istiyorum” diyen bir korucu ise bütün milletin perişan olduğunu, göç ettiklerini söyledi. Köylerinde de operasyon olduğunu anlatan korucu, "Belki köyde yiyecek, içecek her şeyimiz bitmiştir. Biz buraya geldik; askerle, polisle birlikte yaşıyor, birlikte görev yapıyoruz. Askere, polise teşekkür ediyorum, Allah razı olsun” diye konuştu.
"BU SİLAH ŞEREF VE NAMUSUMDUR"
1985 yılından bu yana koruculuk yapan bir başkası ise duygularını şöyle anlattı:
“Bu silahı aldım, ben bu göreve razıyım. Ben asker ve polislerden çok razıyım, Allah onlardan razı olsun, ben onları çok seviyorum, ben bu görevi de seviyorum. Bizim devletimizin huzuru var. Benim huzurum bozulmuşsa bizim devletimizin de huzuru bozulmuştur. Çünkü bizim bütün vatandaşlar için görevli polis, asker hepsi benim için buraya geldi. Ben de onun için buraya geldim, görev yapıyorum. Biz beraber omuz omuza nöbet tutuyoruz, kardeş kardeşe. Ben onun abisi oluyorum. Ben 60 yaşımdayım, o 45-50 yaşında. Ben onun abisiyim, ben onunla sabaha kadar nöbet tutuyorum, çünkü ben mecburum. Ben bu silahı aldım, bu silah benim şeref ve namusumdur. Onun için buraya geldim, ben bu nöbeti seviyorum. Ben çatışma istemiyorum, huzur istiyorum.”
(İHA)