(DHA)
250 GÜN ÖNCE BAŞLAYAN ACI BEKLEYİŞ
Gazi Mahallesi'nde 1 Ağustos akşamı arkadaşları ile kaldırımda yürürken bir magandanın tabancasından çıkan 3 mermiden biri lise 2’nci sınıf öğrencisi Ahmet Emre Çavuş’un ensesine isabet etti. Kaldırıldığı İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde omuriliğinin zedelendiği belirlenen Çavuş’un göğsünün altından itibaren felç olduğu açıklandı. Yerel bir gazetenin imtiyaz sahibi, 2 çocuk babası Bülent Çavuş ile Bahçelievler Çocuk Esirgeme Kurumu’na hizmet veren taşeron firmada ‘Bakıcı anne’ olarak çalışan eşi Zeynep Çavuş, aylarca yoğun bakım servisinin önünden ayrılamadı. Hastaneye götürüldüğünde sadece gören, duyabilen ve kalbi çalışan Ahmet Emre Çavuş, tedaviye giderek olumlu yanıt verdi. Avcılar Belediyesi de bu aşamada solunum cihazı desteği verdi. Mama yerine normal yemek yemeye, cihaz olmadan soluk almaya başlayan Ahmet Emre Çavuş, daha sonra gerektiğinde yoğun bakıma alınabileceği aynı zamanda fizik tedavi uygulanabilen Şişli’deki özel bir hastanede ailenin kıt imkanlarıyla tedavi görmeye başladı.
HASTANENİN YILLIK FATURASI; 183 BİN TL
Anne Zeynep Çavuş, sağlıklı biri gibi yemek yiyebilen, ses tellerinin zaman içerisinde düzeleceği belirtilen ancak, göğüsten alt tarafı ve kollarının ancak yüzde 85'ini kullanabilen oğlu Ahmet Emre’nin inanılmazı başararak, yaşama tutunduğunu, uygulanan fizik tedaviye de giderek daha fazla olumlu yanıt verdiğini söyledi. Anne Çavuş, "Doktorlar umutlu, gayet iyi gidiyor. Bu tedavi zaman alacak, belki uzun yıllar sürecek. Sabırla bekleyeceğiz. Ancak, fizik tedavi oldukça külfetli. Fizik tedavi için ödenecek 1 yıllık fatura; 183 bin TL. Şu ana kadar elimizdekini, akrabalarımızın verdiklerini koyduk ortaya. Artık bundan sonra ne yapacağız bilmiyorum" dedi.
Anne Çavuş, 10 yaşındaki oğlu Efe’nin de bu olayın etkisiyle psikolojisinin bozulduğunu geçen hafta kendisine, "Her gece ağabeyimi görüyorum. Ağabeyim ayakta evde geziyor" demeye başladığını tüm yaşamlarının altüst olduğunu anlattı. Zeynep Çavuş, işini kaybettiğini de şöyle anlattı:
"Bahçelievler Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu’nda taşeron firmada 9 yıldır bakıcı anne olarak çalışıyordum. Şu an gündeme gelen kadrodan da yararlanacaktım. Oğlum Emre’nin başına bu iş gelince haliyle işe gidemedim, 6.5 ay yoğun bakımın önünde durdum ben. Oğlumu bekledim. İşe gidemeyince istifa etmem istendi veya kendileri çıkaracaktı. Aradılar, istifa dilekçemi istediler. Yazdım verdim. Ben de işsiz kaldım. Hiçbir şey evladımdan daha değerli değildi. Eşim işlerini bir nebze yapabiliyor. Allah’a çok şükür hayatta kalma mücadelemizi başardık. Şu anda iyileşme sürecine başladık. Onun mücadelesini veriyoruz ailece. Bugüne kadar kendi imkanlarımızla, akrabalarımızın yardım etmesi ile bugüne kadar geldik. Hastaneye ödeme yapabilmemiz için para gerekli. Ben ekonomik durumu olup, evladı olan herkese sesleniyorum; Şu an maddi imkansızlıklar içerisindeyiz. Ne yapacağımızı bilemiyoruz."
ŞÜPHELİ YAKALANMIŞTI
Emre Ahmet Çavuş'a ateş ettiği öne sürülen Tekirdağ Cezaevi firarisi olduğu belirtilen şüpheli Aksaray-Adana Karayolu’nda yakalanmıştı.