Tunceli Özel Eğitim Meslek Okulu’nda okuyan özel öğrenciler, ’Bizim Penceremizden’ isimli hikaye kitabı çıkardı. Kitaplar, ildeki diğer öğrencilere ve okulların kütüphanelerine dağıtılmaya başlandı.
2019 yılında kurulan ve 2020 yılında eğitim öğretim faaliyetine başlayan Tunceli Özel Eğitim Meslek Okulu’nda hafif otizm ve hafif zihinsel engelli 15 öğrenci eğitim görüyor. Öğrenciler, inşaat, el sanatları, yiyecek-içecek atölyelerinde hayata hazırlanmanın yanı sıra müzik eğitimi de alıyor. Okulda eğitim-öğretim gören özel öğrenciler, öğretmen ve okul idaresinin de desteğiyle ’Bizim Penceremizden’ isimli resimli bir hikaye kitabı çıkardı. Basımı yapılan kitap, Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan ve İl Milli Eğitim Müdürü Gürsel Ekmekci’nin destekleriyle çoğaltılarak ildeki diğer öğrencilere dağıtımının yanı sıra okulların kütüphanelerine de konulmaya başlandı.
Okul Müdürü Erdal Gül, okullarında 15 öğrencinin eğitim öğretim gördüğünü belirterek, “Okulumuzda 3 tane atölyemiz var. Yiyecek-içecek, el sanatları ve inşaat atölyeleri olarak hizmet vermektedir. Okulumuzun asıl amacı özel yetenekli, özel çocuklarımızın hem akademik yönden hem de mesleki yönden becerilerini geliştirmek tabi aynı zamanda bu çocuklarımızın kendi başlarına sosyal hayata karışmalarını, özgüvenlerinin gelişimini de sağlamaktır” dedi.
Kitap çıkarma fikri hakkında bilgi veren Gül, “Bir gün sınıfları dolaşırken panolara asılı olan resimlenmiş küçük hikayeleri gördüm ve yakından baktım, inceledim. Bu hikayelerin çocuklar tarafından yazılıp yazılmadığını öğretmenlere sordum. Öğretmenler, evet çocuklarımız yazdı, onları panoya astık deyince ben de bu hikayelerin diğer öğrenciler tarafından da yazılmasını ve öğretmenlerimizle bunu paylaşıp kitaba aktarılmasını istedim. Nihayetinde bu fikri bütün öğretmen arkadaşlarımla ve öğrencilerimizle paylaştık. Nihayetinde yazılan hikayeleri kitaplaştırdık” diye konuştu.
Öğrencilerden Uğurcan Polat, “Biz bu kitabı yazarken çok mutlu olduk. Arkadaşlarımla bu kitabı yazdık. Bu kitap bizim her şeyimizdir. Bu kitap, bizim penceremizden” şeklinde konuştu.
Hazal Altın ise, “Biz böyle bir kitap yazdık. İlk önce yazacağıma inanmadım. Beni öğretmenim destekledi. Bir gün bir kafeye gittim. Garsona sipariş verdim. O da siparişimi getirdi. Ondan sonra gelip bunu öğretmenime anlattım. Öğretmenim de bunu bir hikayeye çevirmemizi önerdi. Hikaye böyle oluştu. İlk önce görünce çok sevindim. Arkadaşlarımla böyle bir kitapta olmak çok güzel” dedi.
Özel eğitim öğretmeni Neslihan Çivici de, “Çocuklarımız özel eğitimli çocuklar. Çoğu konuşma bozuklukları yaşamakta. İfade etmelerinde de zorluk olduğu için biz sürekli onları yazmaya, çizmeye teşvik ediyoruz. Hikayelerini bu şekilde oluşturdular ve biriktikçe bunları bir mecmua tarzı dergiye çevirdik. Bu kitaplar, bu hikayeler çocuklarımızın öz benlik algısı, kendilerine olan öz saygısı, beraber bir iş yapabilmenin, başarabilmenin gururu. Beraber bir ürün ortaya koymanın hissinin geçtiğini düşünüyorum” diye kaydetti.