Podgoritsa Hukuk Fakültesi’nde “Yugoslayva Sosyalist Federal Cumhuriyeti’nin dağılmasından sonra Karadağ – başarılar, zorluklar ve perpektifler" konulu bir programda konuşan Djukanovic, 90’lı yılların Karadağ toplumu için Sırbistan ile sürdürülemez bir model olduğunu kanıtladığını söyledi.
Djukanovic, “Karadağ'da diğer cumhuriyetlerden daha derin bir idealizm vardı. Yugoslavya'nın sonunu kabullenemiyorduk... O dönemde, sonradan düzelen hatalara yol açan devrimci bir hükümet değişikliği gerçekleşti. Bu gerçekleşme barışın korunmasına yol açtı. Savaş ve barış arasında, biz barışı seçtik.“ dedi.
Milo Djukanovic, 1994 yılında Karadağ'ın ekonomik olarak kendi kendine sürdürülebilirliği fikrinin öne çıktığını ve bunun önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
1999'daki NATO bombalaması hakkında konuşan Djukanovic, Karadağ'ın savaşa katılmak istemediğini hemen açıkladığını, ancak bunun ulusal çıkarlara ihanet olarak yorumlandığını söyledi.
Djukanovic, Balkanlar'da yeni bir şiddet dalgası başlatacağına dair korkular olduğunu ve Karadağ'ı bağımsız bir devlet ve referandum fikrinden uzaklaştırmaya çalıştıklarını söyledi. Djukanovic, Belgrad Anlaşması'na o dönemde ulaştıklarını ve Karadağ'ın 2006'da yenilenen bağımsızlık hazırlıklarının o zaman başladığına dikkat çekti.
Djukanovic, o dönemde Doğu-Batı güzergahında jeopolitik gerilimlerin olduğunu belirterek NATO üyeliğine hiç de basit olmayan bir kesimi geçtiklerini vurguladı.
Djukanovic, Rusya'nın "vekili" Sırbistan aracılığıyla 2016 yılında Karadağ'da bir darbe düzenlemeye çalıştığını ileri sürdü.
Karadağ Cumhurbaşkanı, Avrupa güvenliğinin şu anda Ukrayna'da savunulduğuna ve bunlara saygı duyulması gerektiğine dikkat çekti.
Son olarak Djukanovic şu sözleri ekledi, "Bugün hükümetin değiştirilmesi gerektiği konusunda genel bir fikir birliğine sahibiz... Bugün iktidarı pekiştirme aşamasındayız. Siyasi bir hükümet kurmanın zamanı değil, bu yüzden bir yıla kadar sınırlı olacak bir azınlık hükümetine karar verdik.“