Şehirlerimizde kent estetiği anlamında da ülke olarak sınıfta kaldığımız bir gerçek. Bu gerçeği geçenlerde sayın Cumhurbaşkanımız da tekrar itiraz biçiminde zaten ilan etti.Özellikle Büyükşehir Belediyeleri kent estetiği adına önemli zaman para ve enerji harcıyorlar. Maksat; şehirlerin özelikle ana yol ve ana caddelerinde göz sağlığı, ruh sağlığına uygun estetik görünüm yakalayabilmek.Ben asıl şu TABELA olayına taktım. Bursa'da ve diğer şehirlerde ana yollar, ara yollar, araçla veya yaya dolaşırken bina cephelerinde sarkan bir biri ile uyumsuz renk ve ebatlarda, çoğu sağlıksız on binlerce tabela. Avukatı, mali müşaviri, sigortacısı, elektrikçisi, şirket, say say bitmiyor.Ayrıca yabancı dilde tabelar bu kadar eleştiri konusu iken, Suriyeli mülteci akınından sonra eklenen Arapça tabelalar sonrasında da durum tam bir keşmekeş halini almış. Yine bu tabelaların çoğu tehlike arz ediyor. Tam bir bomba hali. Allah korusun ufak bir rüzgar, fırtınada can ve mal kaybı kaçınılmaz. Tabela bir fafaya düştü mü? Allah rahmet eylesin iyi adamdı. Bitti. Bir yanda da denetleme, uyarı hak getire. Avrupa'da , kuzeyde, güneyde onlarca memleketi gezdim, dolaştım gözlemledim. Sizler belki de çok daha fazlasını gezmiş görmüşsünüzdür. Bina cephelerinde yok bu şekilde bir kirlilik.. Giriş veya zemin katlardaki iş yerleri hariç tutarsak tabelaların iş alemine bir katkı veya adres kolaylığı getirdiğini de düşünmüyorum. İşini iyi yapanı, müşteri nerede olsa bulur. Kaldı ki gelişen teknoloji, internet ve sayısız programlarla adresler artık telefonlardan bulunmakta. Özetle; özellikle ve giriş üstü katlara ait tabelalar artık TAŞRA GÖRÜNTÜSÜ' nden başka hiçbir anlam içermiyor.Geçenlerde bir belediye üst yetkilisine konuyu sordum. Vergi aldığınıziçin mi bu kirliliklere katlanıyorsunuz dedim. Ama anladım ki Belediyeler de Tabela Vergisi alamamaktan muzdarip. Yani bu işin belediyelere de öyle aman aman katkısı bulunmuyormuş. Ekşi sözlükte bir yorumda şöyle diyor vatandaş 'Tabela olayı geri kalmışlığın zincirleme bir etkisidir. Tabelanın amacı o işyerinin adını ve kurumsallığını ifade etmesidir. Ama Türkiye 'de tabela ne kadar büyük olursa o işyeri o kadar prim yapar algısı vardır. Bu algı alt kesim için gayet doğrudur. Tabela ne kadar büyük olursa o işyeri kişiye o kadar güven verir . İşyerinin kurumsallığı ve vizyonu zerre umurunda değildir. Derdim burada alt kesimin anlayışını eleştirmek değil Belediyelerin de bu mantığı benimsemesini eleştirmektir. Halbuki belediyelerimizin kaygısı şehrin estetiği ve haksız rekabeti önlemek olsa buna bir düzenleme getirerek tabela düzenlemesi altında kontrol almış olur.' Gayet yerinde bir eleştiri bence. Bursa Büyükşehir Belediyesine, ilçe belediyeleri ve Çevre Bakanlığı ile ilgililere buradan sesleniyorum. Gelin şu TABELA mevzusuna ciddi bir el atın. Yapılacak iş basit , zemin katlardaki ticari alanlar için standart ve kaliteler getirin. Üst katlardaki dairelerde ise tabelayı yasaklayın.