(X) Başlıkta asılı ibare diploması dilinin bir parçası olup, bu İtalyanca kökenli söz, ‘İSTENMEYEN ADAM’ anlamına geliyor...
Bursaspor 60 yıllık bir kurum. Gençlik dönemlerimde tribünde eşlik ederek başlayan Yeşil Beyazlı temsilcimizin lig yolculuğuna ardından bir medya mensubu olarak bir elimde mikrofon diğerinde kalemle aralıksız tam 35 yıl Bursaspor ile birlikte yürüyüşüme devam ettim, ediyorum da...
Haliyle acısıyla tatlısıyla, kederin, hüznün, sevincinin, coşkunun tavan yaptığı nice yaşanmışlıklara tanık oldum. Statlarda taraftardan ‘Başkan istifa, yönetim istifa’ çağrılarına aşina olan biri olarak bugün Bursaspor camiasında ortaya çıkan manzarayı gördükçe üzülmemek mümkün mü?...
Sözü uzatmanın alemi yok; Bursaspor’da bugün olduğu gibi kriz üstüne krizin yaşandığı, kaosun doruğa çıktığı, her geçen gün akıl almaz senaryoların ortaya atıldığı, suçlamaların-kavganın dozunu arttırarak yol aldığı bir döneme ne tanık oldum ne de benden öncekilerden duydum...
xxx
Bütün bu sorunların tek bir kişiden kaynaklandığı, kulübün en tepesinde oturan zat-ı muhteremin sıkıntıların odak noktası olduğu ayan beyan anlaşıldığı gibi, 7’den 70’e herkesin malum olduğu artık bir gerçek...
xxx
Bursaspor’un en tepe organı Divan Kurulu başta olmak üzere, kenti dinamikleri, Teksas’ın yanı sıra diğer taraftar dernekleri, sivil toplum kuruluşları, Bursasporlu Eski Futbolcular, kulübe geçmişte hizmet vermiş başkanlar ile yöneticiler, camianın sözü geçer ‘ağır ağabeyleri’ ve de medya mevcut yönetimin ivedilik ve öncelikle mevcut yönetimin olağanüstü kongre kararı alması için imza stantlarıyla, pankartlarla adeta topyekûn seferberlik ilan etmiş durumda...
Bir başka deyişle ‘Bursaspor’un Bay Başkanı’ bugün itibarıyla başlıkta sözünü ettiğimiz ‘İSTENMEYEN ADAM’ konumundadır artık!
Nedendir, niçindir, ne oldu da böyle oldu gibi sorulara yanıt aramak için benim kalem oynatmama gerek yok. Bursaspor’un 60 yıllık tarihinde başkana yönelik böyle toplu bir ayaklanma ilk kez oluyorsa düşünmek gerek.
xxx
Önemli olan bundan sonra ne olacağı?
Olurda camianın feryadına kulak verip seçim kararı alırsa Bursaspor’a “kimin” başkan olması gerektiğini bilmem ama “kimin başkan olmaması gerektiğini” çok iyi biliyorum!Öte yandan Sayın Başkan, gazetecilik açısından maden.Bursaspor açısından ise matem!
Mesela; geçtiğimiz hafta ulusal medyada ‘ŞOK! ŞOK! ŞOK’ manşetleriyle büyük yankı uyandıran ‘Türk Futbolunun 5. Şampiyonu Bursaspor borcu nedeniyle liglerde yer alamayacak’ haberinin kaynadığıdır sayın başkan!
Eskiyi kötüleyip, kendine mazeret yaratmak isterken ‘Kaş yapayım derken göz çıkarmıştır’ resmen! Her ne kadar bir gün sonra yanlış anlaşıldığını vurgulayıp, ‘Bu sene değil, bir sonraki yıl’ diye haberi tekzip etse de; boyalı basının taraflı kalemşörlerinin eline koz vermiştir bir kere... Onlar da bu fırsatı kaçırmayıp haberi düzeltmek yerine ‘Bursaspor Başkanı takımının hangi ligde mücadelece edeceğini bilmiyor’ manşetleriyle koca bir camiayı küçük düşürmüştür...
Bakın, ben ne tarafım ne de Bay Başkan benim düşmanım.Tek düşmanım, güneş görmüş kardan adam gibi eriyip giden Bursasporumuz etrafında “eğlenmek için” ateş yakıp dans etmeye çalışanlar.Bir kulüp başkanı tüm futbol camiasını rahatsız ve mağdur edebilir...Ama bir kulüp başkanı kendi kulübünü rahatsız ve mağdur ettiğinde, eleştirmek bile boşa vakit kaybı demektir.Sözünü ettiğimiz kişi yönetici kimliğini kaybetmiştir artık.
Umarım ve dilerim Bursaspor’a daha da fazla zaman kaybettirmez...