Anadolu Üniversitesinde Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’da teşebbüs ettiği darbe girişiminin yıl dönümüne özel, ‘15 Temmuz Türkiye’nin Demokrasi Serüveni’başlıklı konferans düzenlendi.
Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM) Müdürü Prof. Dr. Haşim Şahin moderatörlüğünde çevrim içi olarak gerçekleştirilen konferansa Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Savaşan konuşmacı olarak katıldı. Prof. Dr. Şahin: “15 Temmuz’a dair herkesin bir anısı var”
Konferansın açılış konuşmasını yapan Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haşim Şahin 15 Temmuz şehit ve gazilerini anarak başladığı konuşmasında şunları söyledi:
“15 Temmuz’a dair herkesin bir anısı vardır. Kahraman şehitlerimizi anıyor, gazilerimize sağlık diliyoruz. Onların sayesinde bir demokrasi sınavı verdik. Biz, toplum olarak ülkemizin başına gelebilecek musibetler karşısında tek vücut olabileceğimizi 15 Temmuz’da göstermiş olduk. Darbe teşebbüsünde halkımızın kahraman mücadelesine doğrudan şahit oldum. Milletimizin, ülkemizi bölmek isteyenlere karşı nasıl bir mücadele verdiğini gördük. Ülkemizin yetişmiş pek çok değeri kahramanca şehit oldu.” Prof. Dr. Savaşan: “15 Temmuz gecesi topyekûn bir sahiplenme gerçekleştirildi”
Konferansa konuşmacı olarak katılan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi (İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Savaşan ise yakın tarihe bakıldığında farklı türlerde bazı darbe girişimleri ve demokrasi müdahalelerinin içinde bulunulduğunu aktararak, konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
“1950’li yıllar, milletle devletin bütünleştiği bir dönemdi fakat bir şekilde 1960 darbesiyle kesintiye uğradı. Sonra, yine darbe ve muhtıra girişimleri oldu. Kamuya yansımayan belki çok sayıda olumsuz niyetlerden de bahsedilebilir. 1980 darbesi olduğunda 9 yaşında; 28 Şubat sürecinde de gençlik yıllarımdaydım. 17-25 Aralık süreciyle birlikte, 15 Temmuz darbe girişimi de bu olumsuz niyetlerin somutlaştırılması girişimiydi. Millet, 15 Temmuz ile birlikte sesini çıkarmaya başladı, topyekûn bir sahiplenme gerçekleştirildi ve bu darbelere artık ‘dur’ dendi. Toplum, Post-modern darbeleri derin bir şekilde yaşadı. 15 Temmuz Darbesi ile birlikte millet, buna bir son verdi. Burada bu hafıza çok önemli hale geldi. Milletin, demokrasiye ve sivil iktidara sahip çıkması o geceyi olumlu kıldı.”