Yaz tatilinin sona ermesi ve okulların açılmasıyla uyku düzensizliği yaşayan öğrenciler hakkında konuşan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Demet İlhan Algın, uyuma ve uyanma sürelerinin en az 15 dakika erkene alınmasını tavsiye etti.
Haziran ayında başlayan yaz tatili, eylül ayı itibari ile bitti. İlkokul ve lise öğrencileri eğitim-öğretime başlarken, üniversitelerin açılmasına ise 1 haftadan kısa bir süre kaldı. Yaz tatili boyunca bozulan uyku düzenleri sonucunda okula başlayan öğrenciler, okul saatlerine uyum sağlamakta zorluk yaşamaya başladı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan ESOGÜ Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Demet İlhan Algın, uyku düzeninin özellikle çocuklar için çok önemli olduğunu dile getirdi. Düzenli uykunun sadece ders başarısında etkili olmadığının altını çizen Algın, “Aslında uyku çocuklar, öğrenciler ve erişkinler için sadece ders başarısına değil; ders dışı aktivitelerde, spor aktivitelerinde ve motivasyonları için de çok önemli” dedi.
“Uyku düzeninde 15’er dakikayla başlanan erken yatma ve kalkma uygulaması yardımcı olacaktır”
Uyku düzeninin sadece ders başarısında değil, aynı zamanda ders dışı aktivitelerde de büyük bir etkiye sahip olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Demet İlhan Algın, bu düzeninin oluşturulması konusunda ailelerin önemli bir rol oynadığını belirtti. Uyku düzenine her yaştan vatandaşın dikkat etmesi gerektiğini de dile getiren Algın, “Öğrenciler için ve aslında bütün yetişkinler için uyku düzeni çok önemli. Uyku hayatımızın çok önemli bir parçası o yüzden yaz döneminde oluşan bir takım aktiviteler ve programlar nedeniyle uyku saatleri kaymakta ve bunları için aslında okulların açılması bizim için mükemmel bir zaman olarak düşünüp bunu olumluya çevirmemiz çok daha iyi olabilir. Şöyle ki aslında uyku alışkanlıklarını düzeltmek için okullar başlamadan belki 1-2 hafta öncesinde ortaokul ve lise öğrencilerimize aileleri tarafından 15’er dakikayla başlanan erken yatma, daha sonra bu kalkışlarda da 15’er dakika geç kalkmayla başlayan bir uygulama çocukların uyku düzenini normale koymalarına çok yardımcı olacaktır. Peki, neden bu kadar önemsiyoruz uykuyu? Çünkü aslında uyku çocuklar için, öğrencileri için, erişkinler için sadece ders başarısına değil, ders dışı aktivitelerde, spor aktivitelerinde ve geçirdikleri zamanda motivasyonlarında daha mutlu olmalarında da önemli. Onun dışında dersteki motivasyonlarını arttırarak, ders başarısını arttırmakta. Bu yüzden uyku düzenlerinin oluşması konusunda ailelerin de çocuklara yardımcı olmasının çok önemli olduğunu düşünmekteyiz” dedi.
“Aileler çocukların uyku düzeni konusunda çok da ısrarcı olmamalı ama”
Farklı araştırma sonuçlarına göre belirli yaş gruplarına göre ideal uyku süreleri olduğunu söyleyen Demet İlhan Algın, düzenli uykunun hayat kalitesini arttırdığını söyledi. Bazı genetik rahatsızlıklar sebebiyle uyku düzeni konusunda çok ısrarcı olunmaması gerektiğinin altını çizen Algın, şöyle konuştu;
“Amerika Uyku Tıbbı Akademisi’nin yaptığı araştırmalara göre aslında 6-12 iki yaş arası 9-12 saat; 13-18 yaş arası da 8-10 saat kadar uyuması ideal. Fakat biliyoruz ki aslında uykumuz tamamen genetiğimizle alakalı bir durum. O yüzden bu genetik etkilenmelerden dolayı da bunlarda 1-2 saat sarkmalar veyahut da azalmalar olabilir. Buna göre de aileler çocukların uyku düzeni konusunda çok da ısrarcı olmamalı ama genellikle bu uyku düzenine uydukları zaman çocukların ders, yeme hatta bütün hayatındaki alışkanlıklarını düzene sokacaktır. Bu açıdan çok önemli olacaktır.”