USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Bursaspor

şampiyonluk mu, yetiştirmek mi?

Bursaspor Kulübü Teknik Direktörü Yalçın Koşukavak, Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisleri’nde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

şampiyonluk mu, yetiştirmek mi?
11-09-2019 16:27
Google News

Koşukavak’ın açıklamaları şöyle:

Fenerbahçe maçı, kazanma alışkanlığı açısından hazırlık maçı da olsa, takım kurgulaması ve özgüven adına işime yaradığını söyleyebilirim. Bu lig henüz daha manasıyla kendini ifade etmiyor, yanılmayalım. Bazı yazılanları okuyorum, çok fazla romantik ve duygusal arkadaşlar var. Futbol öyle bir oyun değil. Daha doğrusu; gelenekçi, geçmişteki futbolun öğretileriyle bugünün modern futboluna o geleneklerle yorum yapmak biraz avam kalıyor, biraz dikkatli olmak lazım. Modern futbol neyi istiyorsa, iddialı bir takım yaratmak için olmazsa olmaz bazı kriterler var. Bunu yaratmaya çalışıyorum ama bakıyorum kişiler üzerinden başka şeyler oluyor. Ben Bursaspor camiasına ve genele hizmet ediyorum, kişilere değil. Teknik direktörlük mercii egoları tatmin etme yeri değil, hizmet etme yeri. Bu konuda basındaki arkadaşlardan da rica ediyorum, bazı oyuncularla alakalı oyuncularla yapmış olduğunuz haberler onları başka bir atmosfere sokuyor, ben uğraşıyorum, dikkatli olmak lazım. Oyuncu kazanmak kolay değil, zor bir şey. Zorlaşıyor öyle haberler yapınca, sizi eleştirmek anlamında söylemiyorum ama başka bir dünyada bir çocuk geliyor karşıma bir gün sonra. Bu oyuncular buraları test etmediler, bu oyuncular ya U21 ya 3’üncü Lig gördüler, duygularını kontrol edemeyebilirler. Bana yardımcı olun bu konuda rica ediyorum.
3 maç oynadık, geriye düşmedik. Fatih Karagümrük maçını çıkartın, 2 maçta öne geçtik. Öne geçince savunma yapmak kolay, bu oyuncular genç, dinamik. Skor bizdeyken yerleştik alana, savunma yaptık, birileri çok hoşnut oldu ama şampiyonluğa oynayacak bir takımsa, oynamak mecburiyeti var. Oynayabilirliğiniz için de o oyunu oynayacak oyuncuları kullanmanız gerekiyor. Geriye düştüğünüz zaman nasıl oynayacaksınız? Eğer ki sizin bir hedefiniz varsa takımınızı bir üst lige çıkarmak istiyorsanız, o yüzden oyunun kontrolünü ele geçirmeniz gerekiyor. Top rakipteyken oyunu sürekli kontrol edemezsiniz. Şampiyonluğa oynayacak takım topa sahip olur. Her lige bakın, şampiyonluğa oynayan bir takımın, sürekli topun rakipte olmasına örnek olarak herhalde Atletico Madrid diyebilirsiniz. O da savunma yapmıyor aslında hücum etmek için savunma yapıyor. O yüzden oynamamamız gerekiyor, oynamamız için de o duygu kontrolünü sağlayacak deneyimli oyunculara ihtiyaç var. Genç oyuncuları da kullanacağız. Öyle bir durum oldu ki; hoca gençleri mi oynatacak deneyimlileri mi? Siz o zaman karar verin, şampiyonluğa mı oynayacağız, yetiştirmeye mi çalışacağız, yoksa ikisini birden mi yapalım? İkisini birden yapma taraftarıyım.
Osmanlıspor çok iyi alana yayılan, topa sahip olan, oyunu oynamaya çalışan bir takım. Bizim takımın bazı problemleri var onları aşmak istiyoruz. Bazı problemlerimiz var bunları hem oyun anlamında hem oyuncu anlamında aşmamız lazım ki sahada çok olgun bir takım yaratabilelim. Bütün derdim bu. Kişilere hizmet etmiyorum, camiaya hizmet ediyorum.
Gol olunca oraya baktık doğru ama birçok defa da ön alan baskılarıyla Fenerbahçe’yi deldik. Artı eksi yaptığınız zaman artıdayız. Bu zamanla yerleşecek bir şey. Çağlar’ı stoper gibi oynattım ilk 45 dakika, iki stoperin arasına çıktı oynadı. Bunlar zaman yapılması gereken şeyler. Oyun felsefemden vazgeçmeyeceğimi söyledim. Bu demek değildir sürekli birinci bölgeden paslı oynayacağım. Her maçın hikayesi başka. Amaç kazanmak ve sürekli kazanan olmak. Sürekli kazanan olmak için her maçın hikayesi başka olduğundan dolayı orada kurgulayacağımız küçük detaylar var. Hangi rakibe nasıl oynamak lazım? Fenerbahçe’ye karşı topun uzun süre bizde kalması lazım, topu onlara verirsek üst düzey oyunculara sahip bir takım. Sürekli onlar oynar ve oyunun içinde olurlar. Her rakibe öyle oynanmaz ama genel oyun şablonu buna yakın. O konuda ısrarcıyım. Maç kaybedebilirsiniz, çok öyle şeylere takılmıyorum ben hata yapanlarla ilgilenmiyorum, gol atanlarla ilgilenmiyorum. Ben pozisyon ile ilgileniyorum. Oyuncu doğru pozisyonda mı, takım top rakipteyken doğru alanlarda mı, top bizdeyken hareketlilik ve topa sahip olma alanında mı, bunlar doğru olan. O çok iyi attı iyi futbolcu atamadı mı kötü, diğer hafta asist yaptı iyi mi. Yani, böyle skor üzerinden, kişiler üzerinden yorum yapmak çok sığ bence. Takımın geneline bakmak lazım.
Seleznov’un biraz kilo fazlası maalesef var. Seleznov çok istekli, çok çalışıyor. Malaga’da çok fazla forma şansı bulamadı, özlemiş futbolu. Muhtemelen aynı problemlerden dolayı şans bulamamış. Hazır yapmak için uğraşıyoruz, elimde Kubilay Kanatsızkuş ile Seleznov var, bir de Ali Akman var. İnsanlara da taşıyamayacağı yükü vermek istemiyorum şimdi Ali Akman 3 tane gol atıyor iyi ama orası 16 kategorisi. Burada stoper, 35 yaşında. Ali Akman’ı kurda kuşa yem etmem.
A Milli Takım’da yapılanmaya çalışan bir düşünce var. Aslında Türk futbolunun her tarafında yapılanmaya ihtiyaç var. Bence biraz daha sabırlı olursak, bir malzeme var onun üzerinde de Şenol hoca tecrübeli, oynama yönünde felsefeye sahip bir antrenör. İnşallah daha iyi bir Milli Takım olacak. Uluslararası standartlarda futbol oynamamız gerekiyor ama Türkiye’de çalışıyoruz. Bu yapılanmayı zorlaştıran birçok etken var. Çok hızlı hareket eden dinamikler var, sürekli skor üzerinden yorumlar var, aslında kimse ne istediğini de bilmiyor çok acayip bir durum; biz ne zaman Avrupa standartlarında oynayacağız diyorsunuz, siz oraya o işi yerleştirmeye çalışırken, skor kötü geliyor başka bir yorum çıkıyor. Seviyoruz böyle saha dışı şeylerden hareket etmeyi, o zaman teknik adamların da yapılanma adına işi zor oluyor. Sürekli birilerine yetişmek zorunda kalıyorsunuz, ya basını tatmin etmeye çalışıyorsunuz, ya taraftarı, ya bireysel oyuncuları tatmin etmeye çalışıyorsunuz. Böyle olunca da vakit kaybediyorsunuz. Kısa, günlük işlerle uzun vadeli planlar yapamazsınız. Ülke futbolu adına bunları kabul etmemiz gerekiyor. Milli Takım yapılanıyor. Sabırlı olmamız gerekiyor.
TFF 1’inci Lig’de Çaykur Rizespor şampiyon oldu, Süper Lig’den düşen kadrosuyla. İlk 8-9 hafta takım yoktu sahada, 8-9’uncu sıralardaydı. Bu ligi bir kere oyuncular anlamında kabullenmek gerekiyor. Bizim takımın da öyle bir kadrosu var. Bizim transfer yaptığımız oyuncular da ilk defa bu ligde oynayacak. Aşağıdan gelen oyuncular var, ilk defa bu ligde oynayacaklar. Sedat Dursun 3’üncü Lig’de oynamış sadece ve orta saha. Ben O’nu stoper oynattım, sağ olsun cansiperane mücadele etti. Sol bek kökenli Rüştü Hanlı, Adana Demirspor’a gitti, oynamadı. Geçen sene küme düşen Elazığ’a gitti, oynamadı. Şimdi O’ndan da bir şey yaptık, sol stoper yaptık. Ama bu lig öyle değil. 8’inci haftadan sonra çok şey değişir. Akhisarspor maçını kazandık ama bizi aldatmaması gerekiyor. Akhisarspor bundan 4 hafta sonra böyle olmayacak emin olun. Çünkü o oyuncular atletik açıdan hazır değil. Şu anda iddialı kurulan kadrolar var, 7-8 takım var şampiyonluk için kadroları kurulan, şu anda 8’inci de olsalar bizi bu aldatmamalı. Bunlar ligin gidişatında atletik ve taktiksel olarak bu oyuncular gelecek, lig zorlaşacak, kolay maç kazanamayacağız.
Keşke transfer 2 ay önce açılsaydı.
Genç oyuncuların pozisyon almasından memnun değilim, onlar biliyor. Öğrenecekler. Pozisyon almak kolay bir şey değil. Burak Kapacak’a Fenerbahçe maçında attığı golü 2 aydır anlatıyorum. Savunma arkasına koş diyorum, O ayağına istiyor. Golü attıktan sonra taç çizgisine geldi, ‘Hocam golü sana yazıyorum’ dedi. Genç oyuncuları ne çok yok etmemiz gerekiyor ne de var etmemiz gerekiyor, biraz denge işi. Genç oyuncuyu korumak kıymetli. Bu çocuklar çıktı özverili bir şekilde oynadı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ