Korona virüs salgının getirdiği kısıtlamalar sevgililerin yüz yüze görüşmesinde en büyük engel olurken, buna rağmen yapılabilecek ufak jest ve mimiklerle sağlıklı iletişimin kurulabilir, bunun sonucu olaraktan da kısıtlama dönemini çiftler en az yıpranmayla atlatabilir.
Covid-19 salgınından dolayı içinde bulunulan dönem, insanları birçok alışkanlığını yeniden düzenlemeye sevk ediyor. Salgın günlük yaşam dinamiklerinin eskiye nazaran belirgin bir biçimde değiştirdi. Bütün bu olanlardan her şey gibi ikili ilişkiler de nasibini aldı. Bu yıl diğer yıllardan farklı bir 14 Şubat yaşanacağı aşikâr. Covid-19 salgınıyla gelen ‘Sosyal Mesafe’ kavramı, insanların yüz yüze görüşmesini ve iletişimini önemli ölçüde engelliyor. Özellikle çiftlerin kısıtlamalar kapsamında ilişkilerinin büyük bölümünü ekran karşısında geçiriyor. Her şeye rağmen bu Sevgililer Gününde çiftler yan yana gelemeseler de, birbirlerine ne denli değer verdiklerini hissettirmeleri mümkün. Dijital ortam yüz yüze iletişimin yerini tutmasa da uzmanlara göre yapılabilecek ufak jest ve mimiklerle sağlıklı iletişimin kurulabilir, bunun sonucu olaraktan da kısıtlama dönemini çiftler en az yıpranmayla atlatabilir.
Online ortam duygu akışına engel değil
Konuyla konuşan Psikiyatrist Yelda Öge, çiftler için bu seneki koşulların diğerlerinde farklı olacağını aktardı. Dijital ortamdaki duygu yoksunluğunun önüne geçmenin yollarından bahseden Öge, 14 Şubatta yapılabilecek ufak dokunuşlarla sağlıklı bir ilişkinin sürdürülebileceğinin altını çizdi. Psikiyatrist Öge, konuyla ilgili tavsiyelerde bulunarak, “Pandemi hayatımızı etkilediği gibi ilişkilerimizi de etkiledi. Görüntülü görüşmelerin artması birbirlerini duygusal açıdan tanımalarını engelliyor olabilir. Duygusal yoksulluk hissediyor olabilirler. Ama şuan için de bulunduğumuz durum sağlığımızı ciddi derece de tehdit ettiği için, bu yıl ki 14 Şubatın diğerlerinden farklı geçeceğini söyleyebiliriz. Yine de görüntülü görüşmelerde duygusal anlamda birbirlerini ifade etmelerine engel değil. Görüntülü görüşmede de olsa sevdikleri şeyleri yapabilirler, yemek yiyebilirler, konuşarak duygusal anlamda ilişkilerini güçlendirebilirler. Bunun yanın da birbirlerine küçük jestler yapabilirler, birbirlerine hediye gönderebilirler. Sevgi aslında tek bir günde ya da sürekli yan yana yaşanabilecek bir şey değil. Sağlıklı ve güvenli bir ilişkide mesafeler olsa da çiftler sevgilerini birbirlerine hissettirebilirler. Yani uzaklık güvenli ilişkiyi yıpratmaz sadece bazı duygular yüzeysel kalacaktır. Sanal ortamda oyun oynayabilirler, ortak film seyredebilirler. Bu şekilde sevgililer gününü kutlayabilirler.” diye konuştu.
Covid-19 salgınından dolayı içinde bulunulan dönem, insanları birçok alışkanlığını yeniden düzenlemeye sevk ediyor. Salgın günlük yaşam dinamiklerinin eskiye nazaran belirgin bir biçimde değiştirdi. Bütün bu olanlardan her şey gibi ikili ilişkiler de nasibini aldı. Bu yıl diğer yıllardan farklı bir 14 Şubat yaşanacağı aşikâr. Covid-19 salgınıyla gelen ‘Sosyal Mesafe’ kavramı, insanların yüz yüze görüşmesini ve iletişimini önemli ölçüde engelliyor. Özellikle çiftlerin kısıtlamalar kapsamında ilişkilerinin büyük bölümünü ekran karşısında geçiriyor. Her şeye rağmen bu Sevgililer Gününde çiftler yan yana gelemeseler de, birbirlerine ne denli değer verdiklerini hissettirmeleri mümkün. Dijital ortam yüz yüze iletişimin yerini tutmasa da uzmanlara göre yapılabilecek ufak jest ve mimiklerle sağlıklı iletişimin kurulabilir, bunun sonucu olaraktan da kısıtlama dönemini çiftler en az yıpranmayla atlatabilir.
Online ortam duygu akışına engel değil
Konuyla konuşan Psikiyatrist Yelda Öge, çiftler için bu seneki koşulların diğerlerinde farklı olacağını aktardı. Dijital ortamdaki duygu yoksunluğunun önüne geçmenin yollarından bahseden Öge, 14 Şubatta yapılabilecek ufak dokunuşlarla sağlıklı bir ilişkinin sürdürülebileceğinin altını çizdi. Psikiyatrist Öge, konuyla ilgili tavsiyelerde bulunarak, “Pandemi hayatımızı etkilediği gibi ilişkilerimizi de etkiledi. Görüntülü görüşmelerin artması birbirlerini duygusal açıdan tanımalarını engelliyor olabilir. Duygusal yoksulluk hissediyor olabilirler. Ama şuan için de bulunduğumuz durum sağlığımızı ciddi derece de tehdit ettiği için, bu yıl ki 14 Şubatın diğerlerinden farklı geçeceğini söyleyebiliriz. Yine de görüntülü görüşmelerde duygusal anlamda birbirlerini ifade etmelerine engel değil. Görüntülü görüşmede de olsa sevdikleri şeyleri yapabilirler, yemek yiyebilirler, konuşarak duygusal anlamda ilişkilerini güçlendirebilirler. Bunun yanın da birbirlerine küçük jestler yapabilirler, birbirlerine hediye gönderebilirler. Sevgi aslında tek bir günde ya da sürekli yan yana yaşanabilecek bir şey değil. Sağlıklı ve güvenli bir ilişkide mesafeler olsa da çiftler sevgilerini birbirlerine hissettirebilirler. Yani uzaklık güvenli ilişkiyi yıpratmaz sadece bazı duygular yüzeysel kalacaktır. Sanal ortamda oyun oynayabilirler, ortak film seyredebilirler. Bu şekilde sevgililer gününü kutlayabilirler.” diye konuştu.