Ankara’da 1980’li yılları konu alan “Kimlik Bunalımı” isimli sergi açıldı.
"1980’ler Kimlik Bunalımı” sergisi AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Tuğrul Türkeş’in katılımıyla açıldı. 12 Eylül darbesi, zamanın ekonomik şartları, türban sorunu gibi konuların ele alındığı sergide dönemin gazeteleri ve fotoğrafları yer alıyor.
Açılışta konuşan AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal tarihi hatırlamanın gerekli olduğunu vurgulayarak, “Gerçeği kaybettiğimiz zaman her şeyi kaybederiz. O yüzden unutmamız gerekiyor. Unutmamak için de bu tür etkinlikler son derece kıymetli. Toplumsal mukavemeti kırmak için 650 bin kişinin işkence gördüğünü unutmamamız gerekiyor. Toplumsal mukavemetimiz kaybolursa her şeyimizi kaybederiz. Devletle ilgili kararları milletin vereceğini unutmamamız gerekiyor. Birileri ısrarla o yılların ne kadar hoş ve nostaljik olduğunu hatırlatırken işin acı tarafını siliyorlar ve o yıllarda yaşadıklarımızı bize unutturmaya çalışıyorlar. O yüzden ben demokrasi tarihimizi çok önemsiyorum. Bugün gençlerin 15 Temmuz’u anlayabilmeleri için gençlerin 27 Mayıs’ı, 12 Eylül’ü bilmesi gerekiyor. Bir tarih şuurunun olması gerekiyor ki kimlik bunalımı yaşamasınlar. Hafızamızı kaybettiğimiz zaman kimliğimizi kaybederiz” diye konuştu.
1980’li yılların önemli isimlerinden Alparslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş ise, “Tarihi hatırlamak önemlidir. Tarihi hatırlamazsak yaşananları unuturuz ve tekrar yaşayabiliriz. Yaşananları iyisi ve kötüsüyle hatırlamalı ve bunlardan ders çıkarmalıyız. 12 Eylül dönemi çok zorlu bir dönemdi. Türkiye’nin kendini savunabilecek gençlerinin özellikle sağcıların bu devlet bizim biz buna sahip çıkmalıyız derken Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur ve özellikle milliyetçilerin üzerine gitmişlerdir. Suçu sabit bir solcu asılırken Kenan Evren bana sadece solcuları astırmayın bir tane de sağcı bulun diyor ve bir arkadaşımız o şekilde hayatını kaybediyor” şeklinde konuştu.
Sergi açılışında konuşan Ankara Sanat Galerisi Başkanı Eyüp Gökhan Özekin, kendi ailesinin de o dönemim içinde olduğunu belirterek, “Bazen işlerim rast gitmediği zaman acaba beddua mı aldık derim kendime. Mamak cezaevinin kuleleri yükseltilme işi o zamanlar askerde olan babama verilmiş. İçerde bir sürü arkadaşı olmasına rağmen asker olduğu için o görevi yapmış. Eğer bu cezaevini yapanın diye bir bedduanız varsa lütfen geri alın. Top sesi değil cop sesi anısını da paylaştık. Babamın basketbol topu sandığı sesin aslında coplanma sesi olduğunu bize aktarmıştı” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından kurdele kesimi gerçekleştirildi ve sergi gezildi. Sergiyi gezen isimler o yıllara dair hatıralarını paylaştı.
