Ankara Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürü Bekir Koçyiğit, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde ailesi enkaz altında kalarak refakatsiz duruma düşen çocuklarla ilgili yaptığı açıklamada, çocukların deprem bölgesinden hastaneye gelene kadar ki kısmını Sağlık Bakanlığının takip ettiğini belirtti. Çocuklar hastaneye geldikten sonra tedavi sürecinin hızlı bir şekilde ilerlediğini dile getiren Koçyiğit, “Süreç ilerlerken de biz Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak sosyal hizmetçilerle sürekli buradayız. Çocukların kayıtları yapıldıktan sonra çocukların tedavi süreçleri devam ediyor. Tedavi süreçleri bittikten sonra hastane bize, ’çocukların artık tedavi süreçleri tamamlandı, taburcu olur’ dedikten sonra çocukları biz teslim alıyoruz” diye konuştu.
“Kayıtlarını kesin hale getirdikten sonra çocuklarımızı teslim ediyoruz"
Koçyiğit, çocukları tedavi sürecinin ardından teslim alacak kişileri Sosyal Yardım Bilgi Sistemi (SOYBİS) ve Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi (MERNİS) üzerinden 1’inci akraba olup olmadığını doğruladıklarını kaydederek, “Kesinlikle 1’inci derece akrabası olmayan hiç kimseye çocuklarımızı teslim etmiyoruz. Aynı zamanda bu işi yaparken teslimde yanımızda sosyal hizmet uzmanlarımız var. Bununla birlikte bir doktor, onunla birlikte hastane polisimiz var, bunların hepsini süreçleri tamamladıktan sonra karşı taraftan kayıtlarını kesin hale getirdikten sonra çocuklarımızı teslim ediyoruz” dedi. Bugün refakatsiz iki çocuğun dayılarına teslim edileceği bilgisini paylaşan Koçyiğit, “Bizde hem refakatli hem refakatsiz çocuklar var. Refakatsiz çocukları tedavi süreçleri bittikten sonra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kendi kuruluşlarına alıyor. O çocukları zaten hiç kimseye teslim etmiyoruz. Onların teslimi ileride belki yakınları çıkar ve karşı taraftan teyit edilirse öyle teslim edilebilir. Yoksa biz o çocukları kendi kuruluşlarımızda tutacak ve tutmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Birinin bizim iznimiz dışında çocukları teslim alması mümkün değil”
Koçyiğit, çocukların aileye teslim sürecinde 112’ye ait sistemin kullanıldığını anlatarak, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“ Deprem bölgesindeki illerin hangisinden çıkıyor olursa olsun orada yakınlarının kaydını tutuyor. Buraya geliş şekilleri bazen uçakla oluyor veya farklı şekilde olursa bu süreci Sağlık Bakanlığı sağlıklı bir şekilde yürütüyor. Bu bizim dışımızda. Biz buraya geldiğimiz zaman o kayıtları görüyoruz. Kayıtları görmeden hiçbir çocuğu anne babası da olsa ‘ben anne-babasıyım’ diyen kimseye teslim etmiyoruz. Kayıtlarla çocuğu kesinlikle ölçüştürüyoruz. Deprem bölgesinden hastaneye gelen çocukları kesinlikle biz, Sağlık Bakanlığı, mevcut kolluk kuvvetleri takip ediyor. Birinin gelip hastaneden çocuk alması, izinsiz çocukları götürmesi, çocuklarla ilgili bir işlem yapmasının mümkünatı yok. Herkesin gönlü rahat olsun. Sosyal servis var, biz ekiplerimizi 7 gün 24 saat burada tutuyoruz. Birinin bizim iznimiz dışında çocukları teslim alması mümkün değil.”
