Çevre pazarların yetmediğine dikkat çeken Güleç, 2016 yılı itibariyle dünya pazarlarına açılmak için önemli çalışmalar yapacaklarını ifade etti. İnegöl’ün, Türkiye mobilyasının lokomotifi olduğunu belirten Güleç, "2015 seçimlerin yoğun olduğu bir yıl oldu. Aynı zamanda bölgedeki ihracat pazarları ve komşularımızdaki siyasi istikrarsızlıklar da biraz bizim ekonomimizi ve ihracatımızı etkiledi. 2016 yılına baktığımız zaman seçimleri yapmış, siyasi istikrarı sağlamış bir dönem var. Önümüzde 4 yıl bir süre var. Bu sürede hükümetimizin iş dünyasını rahatlatmak için 100 günlük bir programı var. Bu program bize ümit veriyor” dedi.
Mobilyacıların 2015 yılını kilogram bazında bir eksiklikle kapatmadıklarını anlatan Güleç, “Dolar, Avro paritesindeki bir etkiyle kilomuzu ancak muhafaza edebildik. Daha fazla ihracat yapma imkanımızı bölgedeki siyasi istikrarsızlıklar kısıtladı. Bölge pazarlarımız hala ümit verici bir durumda değil. Onun için gerek Mobilya İhracatçıları Birliği, gerekse Mobilya Dernekleri Federasyonu olarak aldığımız kararla, daha güçlü pazarlara, daha istikrarlı pazarlara yönelik çalışmalar yapıyoruz. İlk olarak Köln fuarına katıldık. 12. kez İMOB Fuarı'nı düzenleyeceğiz. İMOB Türkiye’de tek. Son 15 yıldaki mobilya ihracatımızın büyük başarısını sağlayan bir fuardır" diye konuştu.
Çevre ülkelerin Türkiye mobilya sektörüne yetmediğinin altını çizen Güleç, “Daha büyük pazarlara gitmemiz lazım. Bu pazarlar yükselen Asya ve istikrarlı olan ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri. Buralara mal satarsak, 2023 hedeflerimizi yakalayabiliriz. Aksi takdirde bir ileri iki geri yaparız. Mobilya sektörü olarak bu heyecanımızı uluslar arası fuarlarda Türkiye mobilya ülkesi imajını sağlamamız lazım. İran’dan yeni geldik. Orada da tanıtım yaptık. İran’a 2014 yılında sattığımız ürünü 2015 yılında da sattık. 2016’da da oraya mal satmaya devam edeceğiz. Vergilerin düşmesi lazım. Eğer böyle olursa İran’a yüzde 40 oranında daha fazla mobilya satarız. Hindistan’da büyük tanıtım yapmıştık. Hindistan’dan büyük alım bekliyoruz” dedi.
