Gündem

Kılıçdaroğlu, Ankara il sınırını geçti

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının ardından başlattığı "Adalet Yürüyüşü'nün ikinci gününde yeniden yola koyuldu. Ankara il sınırını geride bırakan Kılıçdaroğlu, yürüyüş öncesi MHP Lideri Bahçeli'nin dünkü açıklamalarına da yanıt verdi.

Kılıçdaroğlu, Ankara il sınırını geçti
16-06-2017 17:12

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının ardından Ankara'dan İstanbul'a başlattığı yürüyüş kapsamında geceyi Batıkent'teki 75. Yıl Hipodromu yakınlarında kurulan kamp alanındaki karavanda geçirdi.

Yürüyüşün ikinci gününe saat 08.00'de başlayan Kılıçdaroğlu, öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Akılsız başın cezasına ayaklar çekermiş. CHP'liler aklını başına alsın" şeklindeki eleştirilerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Eğer yürüyüşler yasal ölçüler içinde yapılıyorsa hiçbir şey olmaz. İnsanlar zaten sabah akşam yürüyorlar. Metroya, otobüse binerken yürüyorlar. İş yerlerine giderken, gelirken yürüyorlar. Yürümenin suç olduğunu da ben ilk kez duyuyorum. Böyle bir şey söz konusu değil. Tam tersine biz ülkemizde birlikte yaşamayı, barışı, huzuru, egemen kılmak için yapıyoruz. Sayın Bahçeli hiç meraklanmasın, onun da adalete ihtiyacı olacak. Hep birlikte adalet yürüyüşümüzü bu eleştirilere rağmen yerine getireceğiz."

"BUGÜN 22 KİLOMETRE YÜRÜYECEĞİZ"

Kılıçdaroğlu, yürüyüşle ilgili bir yorgunluk hissedip hissetmediğinin sorulması üzerine, "Şimdi hiç yorgunluk hissetmiyoruz dersek tabii doğru değil. Gerçekçi olmak lazım ama 'yorulduk' diye ah vah edecek halimiz de yok. Son derece dinamik, sabah yolumuza devam edeceğiz. Akşam dinlendik zaten. Müzik de vardı. Tulum müziği değil mi? İnsanlar eğlendiler. Keyifli bir akşam geçirdik. Şimdi yolumuza devam edeceğiz" dedi. 

Dün dinlenmeden uzun bir yürüyüş gerçekleştirdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, bugünkü yürüyüşte belli etapların dinlenilerek geçirileceğini, sonra asıl hedefe ulaşılacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, bugün toplam 22 kilometrelik bir yürüyüş planladıklarını vurgulayarak, "Yürüyüşe değişik illerden katılımlar da olacak. Güzergah üzerinden katılımlar olacak. Dolayısıyla mutluyuz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün akşam yaptığı konuşmada Rabia ifadesini hiç kullanmadığının hatırlatılması ve "Sizin tavsiyeniz üzerine mi kullanmadı?" sorusunun yöneltilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Tavsiye değil de eleştiriden herhalde çekindi. Çünkü benim yaptığım eleştiri haklı bir eleştiri. Rabiayı ilk kez dillendiren o. Rabia işaretini kullanıyorum diyen o. Şimdi vazgeçen yine o. Klasik bir Erdoğan tarzı" değerlendirmesini yaptı. 

ESKİ AK PARTİ'Lİ İSİMLER DE YÜRÜYÜŞTE

AK Parti'li eski milletvekili Faruk Ünsal ve eşi AK Parti eski MKYK üyesi Fatma Bostan Ünsal ile Merve Kavakçı'nın eşi Cihangir İslam da yürüyüşe katıldı.

Kılıçdaroğlu hem yoldan geçen araçları hem de yol kenarlarında bekleyen partilileri selamladı.

ANKARA İL SINIRI GERİDE KALDI

CHP Lideri, 7 kilometrelik etabın ardından kısa bir mola verdi. Kılıçdaroğlu molanın ardından Ankara il sınırını geride bıraktı.

CEZAEVİNDEKİ HAVA HARP OKULU ÖĞRENCİSİ OĞLU İÇİN O DA YÜRÜYÜŞTE

Yürüyüşe, Hava Harp Okulu öğrencisi oğlu 11 aydır cezaevinde olan Veysel Kılıç adlı vatandaş da katıldı.

Rizeli ve 4 çocuk babası Kılıç, 15 Temmuz darbe girişimine katıldığı iddiasıyla tutuklanarak, Silivri Cezaevi'ne konulan oğlu için adalet istediğini belirterek, "Biz anneler, babalar olarak gözlerimizden yaş değil; kan akıyor" dedi.

''Adalet Yürüyüşü''nün ikinci gününde Kılıçdaroğlu'na eşlik eden Veysel Kılıç, "Ülkemizde adalet istiyorum. Şu çocukların suçu neydi? Bir kısmı çıktı, 262'si Silivri Cezaevi'nde. 'Plansız tatbikata gidiyoruz' dediler, aldılar, götürdüler. Benim çocuğum Boğaz Köprüsündeydi. Şu anda iddianame bekliyoruz. 11 ay doldu. Adalet, bunun neresinde? Biz anneler, babalar olarak gözlerimizden yaş değil; kan akıyor. Ramazan orucumuz bize haram olmuş. Bu çocukların suçu var mı? Bıraksanız ne olurdu?" diye konuştu.

"ALNIM AK, BAŞIM DİK; O SARAYA GİRECEĞİM"

Daha önce Beştepe'ye de gittiğini anlatan Kılıç, "Ben Cumhurbaşkanımızın sarayının kapısından polisle kaldırıldım. Şu, mucize bir olaydır. Ben oradan polisle kaldırılıyorum, bugün bu çocukları dünya izliyor dünya. Hani bir laf var ya 'Kapıdan kovduk, bacadan girdi', ben şanlı Türk bayrağımla o saraya gireceğim. Alnım ak, başım dik; o saraya gireceğim. Buna inanıyorum. Adaleti sağlayacağız ve o saraya gireceğiz inşallah" dedi. 

Veysel Kılıç, elinde "Ben oğlumu istiyorum. Sizin bağımsız, tarafsız dediğiniz adalete inanmıyorum. Ben ülkemde özgür yaşamak istiyorum. Türkiye'mi seviyorum. Bu askeri öğrencilerin suçsuz olduğuna ben inandığım gibi Türkiye'nin 80 milyon insanı da inanıyor. Ankara'ya bir sorum olacak. Bu çocuklar sizin çocuklarınız olsaydı bunlar bir akşam cezaevinde kalır mıydı? El cevap, kalmazdı" yazılı pankart ve Türk bayrağıyla yürüdü.

DHA, AA

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER