Kağıthane’de kendisine, balkonuna izmarit attığı için tepki gösteren alt komşusu Aydoğan Özdemir’i (43) çakıyla kalbinden bıçaklayan tutuklu sanık Kemal Barış Çağlayan ve oğluna yardım ettiği öne sürülen tutuksuz sanık Rıza Çağlayan’ın yargılanmasına başlandı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanık Kemal Barış Çağlayan ve tutuksuz sanık Rıza Çağlayan avukatlarıyla beraber hazır bulundu. Maktul Aydoğan Özdemir’in müşteki eşi Serap Özdemir de avukatıyla beraber duruşmaya katıldı.
“Erkeksen aşağı in”
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Kemal Barış Çağlayan, olay günü bağırış sesleri duyması üzerine evin terasına çıktığını söyleyerek, “Dışarı baktığımda sokakta bulunan maktulün küfür ettiğini, aynı zamanda elindeki bıçağı göstererek, ’erkeksen aşağı in’ şeklinde söylendiğini duydum. Tekrar evin içine girip bir süre sonra aynı bağırma seslerinin binanın ön tarafından geldiğini duyunca babamın aşağıya ineceğini düşünerek mutfakta bulunan bıçağı alıp ben de aşağıya indim. Maktule neden böyle yaptığını sorunca bana küfürle karşılık verdi’’ dedi.
"Belki de şu an burada savunma yapan maktul olacaktı”
Tutuklu sanık Kemal Barış Çağlayan savunmasının devamında, “Daha sonra babam aşağıya inince şahıs daha da hiddetlendi ve üzerimize geldi. O sırada şahıs cebinden çıkarttığı bıçağı doğrudan sallamaya başladı, babam veya ben yaralanabilirdik. Bunun üzerine yanımda getirdiğim bıçağı kendimi savunmak amacıyla bir kere salladım. Amacım öldürmek değildi, yaralamak bile değildi. Bıçağı salladıktan sonra bıçakta kan görünce şahsı yaraladığımı anladım. Etraf kalabalık olmaya başlayınca şahısların maktulün yakınları olabileceğini düşündüğümden olay yerinden uzaklaştım. Kendimi savunmak için bıçağı sallamıştım, belki de şu an burada savunma yapan maktul olacaktı. Pişmanım, böyle bir şeyin olmasını istemezdim” diye konuştu.
“Elindeki bıçağı gösterdi”
Savunmasında olay günü hava almak için penceresini açtığını ve binanın arka tarafına baktığını söyleyen tutuksuz sanık Rıza Çağlayan, “Binanın arka tarafına baktığımda sokakta bulunan maktulün binamızın üst katına baktığını gördüm. Kendisine seslenerek nereye baktığını sorduğumda bana doğrudan küfür etti. Neden böyle konuştuğunu tekrar sorunca bu kez elindeki bıçağı gösterdi. Bana ’delikanlıysan aşağıya in’ dedi. Ben de belaya bulaşmak istemediğimden perdemi çektim. Maktul daha sonra binanın ön tarafına geçerek zillere basmaya başlamış ve küfürlere devam etmiş. O sırada oğlum Kemal Barış Çağlayan aşağıya indi, ben de aşağıya indim” dedi.
“Oğluma zarar vereceklerinden ona uzaklaşmasını ben söyledim bu yüzden olay yerini terk etti”
Tutuksuz sanık Rıza Çağlayan savunmasında, “Kapımızın önüne çıkınca maktul birden saldırmaya başladı, elindeki bıçağı sallamaya başladı. O sırada şahsın bir anda yaralandığını ve yere düştüğünü gördüm. Oğlum panik halde ’ambulans arayın’ diye bağırıyordu ben de ambulansı aradım. Olay yerinde oğluma zarar vereceklerini düşündüğüm için ona uzaklaşmasını ben söyledim, bu yüzden olay yerini terk etti. Ertesi gün de polise gidip birlikte teslim olduk" şeklinde konuştu.
"Eşim dışarı çıktı ve izmariti atan kişiyi gözetlemeye başladı"
Maktul Aydoğan Özdemir’in müşteki eşi Serap Özdemir ise beyanında, olay günü eşiyle balkonda oturdukları sırada oturdukları yere sigara izmariti atıldığını söyleyerek, "İzmarit olay öncesinden de atılıyordu. Bunun üzerine eşim ’Ben bir çıkıp bakayım kim atıyor’ diye söyleyerek dışarı çıktı ve yaklaşık 5 dakika kadar binamızın arka tarafındaki sokakta oturdu ve izmariti atan kişiyi gözetlemeye başladı. O sırada eşime ’nereye bakıyorsun lan’ diye seslenildiğini duydum. Eşim de ’eve taşındığımızdan beri izmarit atılıyor dayı, seninle bir derdim yok. Sen içeri gir, kim atıyorsa ona bakıyorum’ diye karşılık verdi. Eşim böyle söylediği halde karşı taraftaki ses ’karı kız mı kesiyorsun’ diyerek sert çıktı. Buna karşılık eşim ’sen nasıl konuşuyorsun dayı, derdimi anlatıyorum anlamıyor musun’ dedi. O sırada şahıs eşimi binanın ön tarafına çağırdı, ben mutfaktaki ocağın altını kapatmaya gittiğimde birisinin ’adam bıçaklandı, ambulans çağırın’ diye bağırdığını duydum. Camdan baktığımda eşimin ayaklarını gördüm, yerde yatıyordu. Şoka girdim ve bağırarak aşağıya indim" ifadelerini kullandı.
Maktulün izmariti atanı tespit etmek için sokağa çıktığını belirten müşteki avukatı, tutuklu sanık Kemal Barış Çağlayan’ın tutukluluk halinin devam etmesini, tutuksuz sanık Rıza Çağlayan’ın da tutuklanmasını talep etti. Sanıkların avukatı ise savunmasında tutuklu sanığın, kendisini ve sanık olan babası Rıza Çağlayan’ı korumak istediğini söyleyerek tutuklu müvekkilinin tahliyesini talep etti. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet savcısı, eksik hususların giderilmesini ve sanık Kemal Barış Çağlayan’ın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme, sanık Kemal Barış Çağlayan’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 5 Ağustos’ta Kâğıthane Şirintepe Mahallesi’nde bulunan bir apartmanın önünde şüpheli Kemal Barış Çağlayan’ın komşusu Aydoğan Özdemir’i bıçakla yaraladığı anlatıldı. Kamera çözümünün de yer aldığı iddianamede, olay günü şüpheli Kemal Barış Çağlayan, babası olan şüpheli Rıza Çağlayan ve maktul Aydoğan Özdemir’in kavga ettikleri, maktulün şüpheli Rıza Çağlayan’a bıçak salladığı, şüpheli Kemal Barış Çağlayan’ın ise maktul Aydoğan Özdemir’i bıçaklayarak olay yerinden koşarak uzaklaştığı kaydedildi. Hastaneye kaldırılan yaralı Aydoğan Özdemir’in sol göğüs altından aldığı bıçak darbesi sonucu kurtarılamadığının belirtildiği iddianamede şüpheli Kemal Barış Çağlayan’ın maktul Aydoğan Özdemir’i ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi. İddianamede, şüpheli Rıza Çağlayan’ın ise ‘kasten öldürme suçuna yardım etme’ suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
