Malatya’da yaşayan Gazi Ekrem Aydoğmuş, Kıbrıs Barış Harekatı’nda şehit düşen arkadaşı Hüseyin Süngü’nün fotoğrafını 47 yıldır cüzdanında taşıyor.
Gazi Ekrem Aydoğmuş, 1974’te Barış Harekatı’nda kahramanca görev yaptı. Aydoğmuş, harekatta omuz omuza görev yaptığı arkadaşlarını şehit verdi. Kahraman gazi, şehit verdiği arkadaşlarını hiç unutmuyor ve Şehit Hüseyin Süngü’nün fotoğrafını da 47 yıldır yanından ayırmıyor.
“Ben onunla gurur duyuyorum, sürekli hatırımda, kalbimde taşıyorum”
Zorlu harekat koşullarından ve yaşadıklarından bahseden Aydoğmuş, şehit düşen arkadaşının kalbinde taşıdığını belirterek, “Savaş olmasa bile ben Kıbrıs Türk Kuvvetler Alayı’nın özel seçilmiş askeriydim. Savaş olmasa da ben Kıbrıs’a gidecektim. Savaş erken başladığı için biz 20 Temmuz sabahı ana anavatandan yavru vatana şafakla beraber indik ve taarruza başladık. Taarruz emrini verilince hem karadan hem havadan destekli uçaklarımız, tanklarımız, toplarımızın desteğiyle Gönyeli Ortaköy’den kolejin oraya kadar taarruza geçtik. Hüseyin Süngü ismindeki arkadaşım Aydın Sökeli. Savaştayken 1 yaşında çocuğu vardı. Taarruz bittikten sonra tekmil veriyoruz kim var kim yoktur diye. Ben tekmili verdim komutanıma nöbetimde vukuat yoktur dedim. Hüseyin’e seslendim. Elimi attım ki beyninde mermi var, şehit düştü. Ben onunla gurur duyuyorum, sürekli hatırımda, kalbimde taşıyorum. Eşyalarımız kaybolmuştu, kaybolduğu halde ben Kıbrıs’ı altüst ettim, aradım, taradım cüzdanı buldum. Arkadaşım hala göğsümde taşıyorum” ifadelerini kullandı.
Gazi Ekrem Aydoğmuş, 1974’te Barış Harekatı’nda kahramanca görev yaptı. Aydoğmuş, harekatta omuz omuza görev yaptığı arkadaşlarını şehit verdi. Kahraman gazi, şehit verdiği arkadaşlarını hiç unutmuyor ve Şehit Hüseyin Süngü’nün fotoğrafını da 47 yıldır yanından ayırmıyor.
“Ben onunla gurur duyuyorum, sürekli hatırımda, kalbimde taşıyorum”
Zorlu harekat koşullarından ve yaşadıklarından bahseden Aydoğmuş, şehit düşen arkadaşının kalbinde taşıdığını belirterek, “Savaş olmasa bile ben Kıbrıs Türk Kuvvetler Alayı’nın özel seçilmiş askeriydim. Savaş olmasa da ben Kıbrıs’a gidecektim. Savaş erken başladığı için biz 20 Temmuz sabahı ana anavatandan yavru vatana şafakla beraber indik ve taarruza başladık. Taarruz emrini verilince hem karadan hem havadan destekli uçaklarımız, tanklarımız, toplarımızın desteğiyle Gönyeli Ortaköy’den kolejin oraya kadar taarruza geçtik. Hüseyin Süngü ismindeki arkadaşım Aydın Sökeli. Savaştayken 1 yaşında çocuğu vardı. Taarruz bittikten sonra tekmil veriyoruz kim var kim yoktur diye. Ben tekmili verdim komutanıma nöbetimde vukuat yoktur dedim. Hüseyin’e seslendim. Elimi attım ki beyninde mermi var, şehit düştü. Ben onunla gurur duyuyorum, sürekli hatırımda, kalbimde taşıyorum. Eşyalarımız kaybolmuştu, kaybolduğu halde ben Kıbrıs’ı altüst ettim, aradım, taradım cüzdanı buldum. Arkadaşım hala göğsümde taşıyorum” ifadelerini kullandı.
