43 madencinin şehit olduğu TTK Amasra maden kazası davasının 2’nci gününde muhtemel kastla öldürme suçuyla yargılanan eski İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci savunma yaptı. Patlama sonrası vantüplerin yandığını ve ocak içindeki yangının yayılmasına bu durumun neden olduğunu ifade etti.
14 Ekim 2022 tarihinde TTK Amasra Müessese Müdürlüğünce işletilen maden ocağında meydana gelen ve 43 madencinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan grizu kaynaklı patlamaya ilişkin 8’i tutuklu toplam 23 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bartın Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlanan davanın ikinci gününde muhtemel kastla birden fazla kişinin ölümüne neden olmakla suçlanan eski İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci savunma yaptı.
Ekmekci savunmasına madende hayatını kaybeden şehit madencilere Allah’tan rahmet ve ailelerine sabır dileyerek başladı ve kendisinin de şehit bir madencinin yetim çocuğu olarak büyüdüğünü ifade etti.
Özgeçmişini sunarak savunmasına devam eden Ekmekci, TTK’da 11 yıldır görev yaptığını ve 5 yıldır İşletme Müdürü olarak görevde bulunduğunu kaydederken bulunduğu tüm görevlerde iş sağlığı güvenliğine önem verdiğini söyledi.
Ekmekci, “Olay günü metan gazıyla ilgili olumsuz bir durum gözlenmemiştir Çalışan temsilcilerinden de tarafıma ve ilgili birimlere herhangi bir olumsuz durum bildirilmemiştir. Olay günü Vardiya Mühendisine barutçu ve nezaretçilerdeki gaz ölçüm cihazlarının kontrol edilmesi için attığım mesaj kayıtlarda mevcuttur” dedi.
Olaydan 20 gün önce ocak içinde yaptığı kontrollerde bir barutçunun gaz ölçüm cihazı taşımadığını tespit ettiğini ve gerekli idari işlemleri uyguladığını söyleyen Ekmekci, “Bu uygulamamdan sonra benzer durumlar yaşanmadı. Denetim görevimi uygun şekilde yaptığım için bu konuda vicdanın rahattır. Olay günü patlama haberini 18:20 de aldım ve kurtarma çalışmalarına katıldım. Son madenci ocaktan çıkarılana kadar çalışmalara katılarak canımı tehlikeye attım. Olaydan 3 gün sonra yeraltından çıktıktan sonra tutuklanma tarihime kadar 10 günlük süreçte işyerinde bulundum. Bu süreçte iş yerindeki arkadaşlarımın hep desteğini gördüm.
Yangın olan bölgeyi söndürmek için çalışmalar yaptım. Genel Müdürlük kararı ile işçi arkadaşlarımızın canını tehlikeye atmamak için çalışmalara ara verdik. Delil karartma gibi bir durum asla olmamıştır. Olayın gerçekleştiği düşünülen bölgede barutçu ve nezaretçilerimizde gaz ölçüm cihazları bulunmaktaydı. Patlama olduğu düşünülen bölgede 5 adet alarmlı cihaz bulunmaktadır. Bu cihazlar gaz oranlarına göre elektriği de kesmektedir. Olay günü elektriklerde kesilmiş bu durum raporlara da geçmiştir.” Şeklinde konuştu.
Müessesede sürekli denetimler yapıldığını da söyleyen Ekmekci, “İş yerimizde sürekli denetlemeler olurdu. Ocağın havalandırması, tatbikatlar ve diğer konularda Müfettişler gelecek diye değişim yapılamaz. Ocak içerisindeki yapı zaten buna uygun değil. Olaydan 3 gün öncede müfettişler tarafından denetim yapılmıştır. Olayın yaşandığı bölge dahil gaz ölçüm cihazlarını yerinde görmüşlerdir. Bir sıkıntı olmadığını kendileride tespit etmişlerdir. Bu kadar denetimden geçen bir yerde eksiklik olması söz konusu değildir. Bilirkişi raporu da çelişkilidir. Tarafıma kusur affedilen havalandırma konusunda havalandırma yönergesine göre 0,5 metre bölü saniyeden (m/s) aşağı olmaz denilmektedir. Olaydan 4 gün önce havalandırma ölçümlerinde havalandırma hızı bu oranların aksine değildir. Gaz ölçme servisimiz iş yerini 24 saat izler. 200 den fazla ölçüm cihazımız vardır. Bilirkişi resmi rakamları ciddiye almadan sözlü ifadelere göre rapor hazırlamıştır. TTK yönergesine göre havalandırma planlarının hazırlanması şahsıma ait bir görev değildir. Havalandırma konusunda da daha önce yapılan denetimlerde bir eksiklik tespit edilmemiştir” ifadelerinde bulundu.
Hakkındaki suçlamalara yanıt vererek savunmasını sürdüren Ekmekci, “Tozla mücadele konusunda ise iş yerimizde gerektiğinden fazla uygulamalar yapılmaktadır. Tozla mücadelede uygulamalar çok çeşitli ve eksiksiz şekilde yapılmaktadır. Mücadelede kullanılan malzemeler de resmi kayıtlarda mevcuttur. Taş tozu uygulamasının yanı sıra çimento uygulaması da yapılmaktadır. Çimento püskürtme makinemiz de vardır ve bu makine şahsım tarafından yaptırılmıştır. Köpük uygulaması da iş yerimizde 7 yıldır uygulanmaktadır. Köpük uygulamasına başlamadan önce iş yerimizde yılda bir iki kez yangın meydana gelmekteydi. Uygulamaya başladığımız dönemden itibaren bu yangınların önüne geçilmiştir. Ocak havalandırmada kullandığımız vantüplerin hepsi olayda yanmıştır. Bu patlamada yangının yayılması vantüplerin yanarak yangını diğer bölgelere taşımasıdır. Tozla mücadele anlamında bir kusur söz konusu değildir. Ölçümlere göre tozla mücadele yapılmaktadır. Eğitim birimi de tarafıma bağlı değildir ancak Çalışma Bakanlığı müfettişlerince olaydan 3 gün önce yapılan denetimlerde eğitimle ilgili herhangi bir eksikliğe rastlanmamıştır. Verilen eğitimler kâğıt üzerinde değildir. Eğitimler pratik olarak verilmektedir. Acil Eylem Tatbikatları olaydan tahminimce bir ay önce yapılmıştır. İlgili kayıtlar bulunmaktadır. Olay günü de yaralı ve şehit madencilerimiz ocaktan herhangi bir kargaşa yaşanmadan çıkarılmıştır” dedi.