Ekonomi

Yan sanayide 'akıllı üretim'

Otomotiv sektörünün mart ayında yüzde 32 artışla 2,7 milyar dolar ihracat ile tüm zamanların rekorunu kırdığına yönelik verilere, yan sanayi sektöründen olumlu tepki geldi.

Yan sanayide 'akıllı üretim'
02-05-2017 12:46

Elif Didem DANACIOĞLU/EKOhaber Gazetesi

Otomotiv yan sanayi temsilcileri,  sektörün gelişimi için Ar-Ge ve markalaşma faaliyetlerinin büyük önem taşıdığı kanaatindeler. Bursalı otomotiv yan sanayinin güçlü kalemleri, yerli üretime ağırlık verilmesinin ve “akıllı yatırımlar” yapılmasının altını çizdiler.

Global pazarlarda da artış trendini devam ettiren araç satışlarının ihracat odaklı üretim yapan Türk otomotiv yan sanayi firmalarına yeni iş fırsatları yaratmış ve yeni yatırımların da önünü açmış olduğunu vurgulayan sektör temsilcileri, “tüm dünyaya daha fazla yedek parça satmalıyız” düşüncesinin altını çizdi. Dinamik yapısıyla, hızlı hareket kabiliyeti ile rekabetçi fiyatları ve gün geçtikçe güçlenen Ar-Ge çalışmalarının ürün geliştirmede sağladığı avantajlar ile birlikte artık küresel pazarlarda da söz sahibi olmaya başlayan Bursa otomotiv yan sanayi, daha fazla yatırımcı çekme kanaatinde.

Bursa’daki otomotiv yan sanayi firmaları olarak dünyanın en önemli otomotiv üreticileri ile çalıştıkların vurgulayan temsilciler, yerli üretime ağırlık verilmesini ve yerli aracın iyi etüd edilmesi gerektiğini de ifade ettiler. Akıllı yatırımlara odaklanan otomotiv yan sanayi temsilcileri, otomotiv sektöründe Bursa’nın üretim üssü konumunda olduğunu ve Bursa otomotiv yan sanayiide de daha da iyi gelişmeler olacağını vurguladılar. Otomotiv sektörü de birçok şeyin belli bir disiplinde ilerlediğini savunan işadamları, uzun dönemli yatırımlar planlandığına da işaret ediyor. İşte, otomotiv ve yan sanayide son durum ve yansıyanlar...

ALİ İHSAN YEŞİLOVA (Yeşilova Holding YKB):

‘Olumlu ivmenin 2017’de de süreceği düşünüyorum’

Öncelikle 2016 yılı otomotiv ana sanayisinde ve tedarik sanayisinde birçok olumlu gelişmeyle sahne olurken diğer taraftan ekonomik istikrar ve demokrasimize yönelik istenmeyen girişimlerin yaşandığı bir yıl oldu. 2016 her ne kadar ekonomik ve siyasi olaylar açısından zor geçse de otomotiv sektörü için üretim ve ihracat rekorlarının kırıldığı ve ihracat şampiyonu olarak kapatılan bir yıl oldu.

Otomotiv sektöründe yakalanan bu olumlu ivmenin 2017’de de süreceği düşünüyorum.

2017 yılı üretim ve ihracatta daha yüksek adetlerin görüleceği bir yıl olacaktır. Otomotiv sektörü, dışa açıklığı ve küresel tedarik zincirlerini iyi kullanması sebebiyle uluslararası ticarete en yatkın sektörlerden biridir.

Bu durum büyük bir fırsatlar doğurduğu gibi küresel gelişmelerin getireceği tehditleri barındırıyor.

Dolayısıyla sektörün hedeflerine ulaşma yolunda olumu ilerlemesini sürdürmesinin yolu, mevcut çalışma temposunu artırmak, Ar-Ge yatırımlarına yönelik çalışmalarına devam etmektir.

Ayrıca otomotiv tedarik sanayisinin ilerlemesinin en önemli başlıklarından birinin de ihracatın artırılarak devam ettirilmesidir. Bu sebeple özellikle Ar-Ge ve yan sanayi destekleri çok önemlidir. Özellikle ana ve yan sanayinin ihracatının çok büyük bölümü AB ülkelerinedir ve son dönemde yaşanan gerginlikler ciddi sıkıntılar yaratmaya başlamıştır ve gelecekte daha büyük ihracat zorlukları oluşacaktır. Bu konuda hızla adım atılmazsa ülkemizin lokomotif sektörü son 20 yılda büyük emeklerle oluşturduğu avantajlarını kaybedecektir.

Gereken adımlar atılırsa otomotiv sanayi ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmasındaki en önemli dinamik olma özelliğini sürdürecektir.

Siyasi iktidarın ülkemiz için son derece önemli olan AB ile olan ilişkilerimizi normalleştirmesi sektörün geleceği için çok ama çok önemlidir.

SAMİ EROL (Aktaş Holding YK Üyesi ve İcra Kurulu Başkanı):

‘Güney Kore modeli çıkartılabilir’

“Türkiye otomotiv sektörü, Avrupa’da ilk 5, dünyada 16’ıncı sırada yer alıyor. Gelişme hızı açısından bakıldığı zaman Türkiye, Avrupa’daki en hızlı kapasite kullanımı ile üretim rakamları gelişen ilk 3 ülke ve dünyada da ilk 10 ülke arasında. Ülkemizdeki makroekonomik göstergeler, yatırım iklimi, devlet teşvikleri, istihdam ve nitelikli eleman konuları iyi yönetilirse eğer Güney Kore modeli çıkartılabilir. Çünkü otomotiv sektörü açısından en önemli husus istikrar…

Makroekonomik durumdaki belirsizlik ve istikrarın olmadığı bir süreçte, yatırım planlaması ve bütçe yapmak zor olduğu için öngörüleri yapmak da güçleşebiliyor. Pek çok ülkeye göre çok daha iyi şeyler yapıyoruz aslında, yani hak ettiğimiz yer, dünyanın en iyi ülkelerinin rakamlarıdır. En iyi kalitede üretme açısından potansiyeli yüksek bir ülkeyiz.

Hiçbir zaman olumsuz düşünmeden, daima bu yüksek vizyona bakmamız lazım.

Nitekim tüm dünya ülkeleri, Türkiye’deki endüstriyel gelişim ve yüksek potansiyelin farkında. Riskler ve fırsatlar açısından baktığımızda Türkiye, Avrupa için vazgeçilmez bir konumda bulunuyor. Bu yüzden, otomotiv ve yan sanayideki liderlerin, bu potansiyele güvendiğini ve sürece böyle de baktığına inanıyorum.”

ANIL YÜCETÜRK (Maysan Mando Genel Müdürü):

‘Gelecekte neler yapacağımız önemli’

“Ülkemizin toplam ihracatına baktığımızda otomotiv sektörü, Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 30’una ulaşmış durumda. Lokal pazarın hızlı bir şekilde ilerleyeceğini öngörüyoruz.

2017 yılının ilk 3 aylık periyodunda, pazarın yüzde 22 düzeyinde arttığını ve ülkemizdeki otomotiv sanayisinin de güç geçtikçe büyümeye ve gelişmeye devam ettiğini görüyoruz. Yurt dışından Türk otomotiv yan sanayilerini seçmeleri çok normal. Özellikle ticari araç kısmında yan sanayilerimizin know-how’ı ve teknoloji seviyesi çok yukarıda. Öte yandan, dünya otomotiv piyasasının sektörel hacminin, 2 trilyon dolarlık çok ciddi bir pastaya sahip olduğunu görüyoruz. Bu anlamda, ülkemiz ihracatının ‘lokomotifi’ olan otomotiv sektörünün, Türkiye ekonomisine katkısı da aynı hızla devam edecektir. Yan sanayide ise, geçen senelere göre daha fazla ciromuz ve adetimiz var fakat bu noktada gelecekte neler yapacağımız önemli. Şu anda, 25 milyar dolarlık bir ihracatımız var. 2017’de de 27 milyar dolar ihracat hedefi söz konusu… Tabi sektörü gelişimi için AR-GE ve markalaşma faaliyetleri büyük önem taşıyor.

Maysan Mando olarak bu noktada, bünyemizde bulunan AR-GE Merkezi’ne her yıl ciromuzdan çok ciddi pay ayırıyoruz. Bu çerçevede tasarıma, sürdürülebilir gelişime ve ileri teknolojiye yatırımlarımız tüm hızıyla sürecek diyebilirim.”

AYHAN KORGAVUŞ (Ünver Group YKB):

‘Yeni yatırımlarında önünü açmıştır’

“Türk Otomotiv sanayiinin 2016 yılında devreye aldığı yeni projelerle, ivme kazanan araç satışları, bu doğrultuda üretim yapan, yan sanayii firmalarınada olumlu yansımış ve artış gösteren üretim adetleri ile birlikte, piyasaların hareketlenmesine, canlanmasına katkı sağlamıştır. Global pazarlarda da artış trendini devam ettiren araç satışları, ihracat odaklı üretim yapan Türk Otomotiv yan sanayii firmalarına yeni iş fırsatları yaratmış ve yeni yatırımlarında önünü açmıştır. Otomotiv yan sanayimiz; dinamik yapısıyla, hızlı hareket kabiliyeti ile rekabetçi fiyatları ve gün geçtikçe güçlenen Ar-Ge çalışmalarının ürün geliştirmede sağladığı avantajlar ile birlikte, artık küresel pazarlarda da söz sahibi olmaya başlamıştır. Sektörümüzdeki avantajlı yönlerimizi güçlendirerek, koruyarak, ülkemize daha fazla yatırımcı çekmeliyiz ve tüm dünyaya daha fazla yedek parça satmalıyız düşüncesindeyim.”

SELÇUK ÇELİK (Meklas Otomotiv Genel Müdürü):

‘Otomotiv yan sanayi çok dinamik’

“Gerek ağır vasıta üreticilerinden ve gerekse yedek parça satışı ile ilgili yurtdışında Türk ürünlerine yüksek miktarda talepler olduğunu gözlemliyoruz. Bu da hem tasarım kabiliyetimizden, hem de rekabetçi ürünler üretiyor olmamızdan kaynaklanıyor. Endüstri 4.0’a henüz hazır olduğumuzu söylemem ama birçok alanda çalışmalar yapıyoruz. Otomotiv sektörü de birçok şey belli bir disiplinde ilerliyor ve uzun dönemli yatırımlar planlanıyor. Otomotiv ve yan sanayi son yıllarda diğer sektörlere göre oldukça dinamik.”

NİZAMETTİN TANŞANCIK (Bey Fren Genel Müdürü):

‘Ciddi yatırımlar gerekiyor’

“Son iki senedir çevremizdeki ve dünya yaşanan sıkıntılardan dolayı cirolar düştü diyebilirim.  Firmalarda yatırım ve geleceği görme konusunda bir belirsizlik var. Döviz kurunda yaşanan gelişmeler, istikrar bizler için çok önemli. Piyasalarda bekle- gör politikası var. Sabit kur olayı çok önemli. Otomotiv sektöründe, kalifiyeli elemana ihtiyaç var. Bursa yan sanayi, Türkiye’deki en iyi potansiyele sahip. Hatta yan sanayi olarak, İstanbul’un da önündedir. Şuanda Türkiye’de bir numara Bursa diyebiliriz. İstanbul’daki sanayicilerle de bunu dile getiriyorlar. Biz bugün yaptığımız üretimin daha da fazlasını yapabiliriz, ciddi yatırımlar gerekiyor. Şu anda maalesef, gerçek potansiyelimizi kullanamıyoruz. Kapasitemiz var çok daha güzel şeyler yapabiliriz, ihracatımız artabilir.”

OSMAN AŞLAV (Demircioğlu Şase A.Ş.): 

‘Akıllı yatırımlar yapmalıyız’

“Otomotiv dediğiniz zaman bir bütünü takip etmeniz lazım. Geçen sene mart ayına istinaden otomotivde bir artış var. Fakat akıllı yatırımlar yapmalıyız. Türkiye’de ticari araçlar her zaman iyi oldu, iyi olmaya da devam edecek. Türkiye’de yapılması gereken araç dizel teknolojisi ve benzin teknolojisi araçlar değil, elektrikli araçlar. O zaman Türkiye küçük ve büyük arabada ön plana çıkar. Türkiye, Kore’den daha ileride olabilirdi. Sadece, elektrikli arabalarla ilgili çalışmaların olduğunu biliyoruz, şuanda bildiğimiz sonuç yok. Endüstri 4.0 a hazırlık anlamında otomotiv grubu olarak teknolojiye biraz daha yatırım yapılabilir ve katma değer sağlayabilirsek daha da güzel olacağını düşünüyorum. Endüstri 4.0 olması gereken bir şey sadece, sermaye ve zaman lazım. Devlet desteği ve girişimcilerin önünün açılması lazım.”

 

İBRAHİM HELVACILAR (E.T. Otomotiv Gen. Müd.):

‘En büyük sıkıntı bilgi üretememek’

“Her yıl ana sanayi yeni ürünlerle sektöre giriyor. Sektörün en büyük sıkıntısı bilgi üretememek yani, yerli markamız yok. Ne yazık ki, birebir ürünleri taklit ederek, kopyalayarak üretim yapıyoruz. Sektörümüzde bilgi üretemiyoruz. Otomotiv sektöründe Bursa, üretim üssü konumunda. Bursa otomotiv yan sanayide çok iyi, daha da iyi gelişmeler olacak. Yerli aracı iyi etüd etmemiz gerekiyor.”

HÜSEYİN TUNCER (PEGA Otomotiv YKB):

‘Yerli üretime ağırlık vermeliyiz’

“Otomotiv yan sanayi kötü değil ama aslında büyükler işi sürüklüyor. Kurun hareketli olması ve istikrarsızlık sektörün önündeki en büyük engel. Kurun değişkenliği hammaddeyi arttırıyor. Gerek otomotiv gerekse de diğer sektörlerin ihracatın sebebi ithalata dayalı bir ihracat. Türkiye’deki otomotiv yan sanayinin kullandığı makinalarda yurtdışına dayalı olduğu için endüstri 4.0’a hazır desekde, fasoncuyuz. Yerli üretime ağırlık vermeliyiz.”

TÜLİN TEZER (SEGER Genel Müdürü):

‘Bursa’da otomotiv ve yan sanayi çok güçlü’

“Türkiye’de otomotiv sektörünün çok büyük bir potansiyeli var. Geçmiş senelerde bir takım politik ve ekonomik olumsuzluklardan dolayı otomotiv sektörü, aslında bu performansını gösterememişti. Bu sene güzel bir performans yakaladı. Umarım bu süreç devam eder. Özellikle Bursa’nın büyük bir potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Bursa’da otomotiv ve yan sanayi çok güçlü. Daha da ilerleyecek çok yolumuz var. Bursa’daki otomotiv ve yan sanayi firmaları sektöründe, Türkiye’nin en öncü firmalarıdır. Dolayısıyla, Endüstri 4.0’daki yeniliklere açık firmalar.  Bursa’daki otomotiv yan sanayi firmaları dünyanın en önemli otomobil üreticileri ile çalışıyorlar.”

ALPASLAN BÖLÜKBAŞI (AS Metal Genel Müdür Yrd):

‘Farkın açılmasına izin vermemeliyiz’

“Endüstri 4.0 gündemde olan bir konu, sanırım. Almanların dünya piyasasına sunmuş oldukları bir terim. Aslında birçok ülkede ismi konulmadan uygulanmakta olduğunu konunun uzmanlarından duyuyoruz. Kendi açımızdan değerlendirecek olursak, biraz daha zamana ihtiyacımız var ancak, mutlaka hızlıca adapte olmamız gerektiğini düşünüyorum. Diğer ülkelerle aramızdaki farkın açılmasına izin vermemeliyiz. Asmetal markamızla aftermarket’te yer alan bir firmayız ve üretimimizin yüzde 90’dan fazlasını ihraç ediyoruz. Durgun geçen kış aylarından sonra baharla birlikte yurtdışı siparişlerimizde bir artış gözlemliyoruz, iç piyasada ise belirsizliklerin kalkması ile işlerin daha iyi olacağı inancındayız.”

TANER YILMAZ (MAY Fren Sistemleri Genel Müdürü):

‘Otomotiv ana sanayine ait bir artış’

“2017 yılında Latin Amerika pazarını hedef seçtik. Orada yeni bir yapılanmaya gidiyoruz. Daralan pazarlardaki kaybımızı Latin Amerika pazarlarındaki artı ivme ile aşacağız. 2017 ilk çeyreğinde otomotiv sanayinde bir önceki yıla göre artış olduğunu hükümetimiz açıkladı. Bu artış otomotiv ana sanayine ait bir artış. Aftermarket tarafına baktığınız zaman çok ciddi bir artış söz konusu değil.”

SEZAİ SEZER (Profil Sanayi YKB):

‘Yan sanayinin hedefleri var’

“Ciddi bir gelişim içerisinde olan Otomotiv yan sanayi, teknolojik olarak yenilik ve atılımları ile insani yatırımı da çok fazla. Üzerimizde çok fiyat baskısı var. Paranın maliyeti ile faizler yüksek. Yan sanayi hedefleri doğrultusunda yatırımını yaptı ve iyiye doğru ilerliyor. Bursa yan sanayi henüz Endüstri 4.0’a hazır değil, Endüstri 4.0’ı finansa edebilecek bir alt yapıya sahip değiliz. Şuanda Türkiye’nin sanayisi bana göre mekaniksel yani, mekanik ağırlıklı. Sürecin iyi takip edilmesi gerekiyor, burada finansal alt yapı çok önemli.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER