Bursa Barosu Avukat Hakları Merkezi ve İnsan Hakları Komisyonu’nca yapılan ortak basın açıklamasında, Ankara’da 23 Temmuz tarihinde gözaltına alınan biri stajyer 3 avukatın henüz adliyeye bile çıkarılmadığını, kararın hukuki değil, siyasi olduğu vurgulandı.
Bursa Adalet Sarayı önündeki basın açıklamasını Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyou Başkanı Av. Umut Mısır okudu. Bursa Barosu Başkanı Gürkan Altun ile bazı yönetim kurulu üyeleriyle avukatların katıldığı açıklamada şöyle denildi:
“İçerisinde bulunduğumuz OHAL rejiminde KHK’lar ile işlerinden atıldıkları için 140 gündür açlık grevinde olan ve tutuklu bulunan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın seslerinin duyurulabilmesi için 23 Temmuz 2017 tarihinde Ankara'da düzenlenecek olan eylem için kitle henüz bir araya gelmeden müdahale edilmiştir. Ankara Valiliği'nin hukuka aykırı olarak almış olduğu karar sonrasında toplam 72 kişi gözaltına alınmıştır.
Öncelikle hatırlatmak isteriz ki, toplantı ve gösteri yürüyüşü bir haktır ve bu denli keyfiyete dayanan kararlarla yasaklanmamalıdır. AİHS’nin 11. maddesi, herkesin barışçıl olarak toplanma hakkının olduğunu ve yine Anayasa’nın 34. maddesi ise herkesin, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahip olduğunu ifade eder. Bu nedenle yapılmak istenen eyleme müdahale etmek hukuka aykırıdır. Bu müdahale sırasında kamuoyuna yansıyan görüntülerden de açıkça anlaşılacağı üzere yapılan müdahale, toplanan kitleyi dağıtmak kastının dışında işkenceye varan şiddet içermektedir. Yararlananlar arasında birçok meslektaşımız da bulunmaktadır.
Gözaltına alınanlar arasında meslektaşlarımız Av. Ebru Timtik, Av. Barkın Timtik ve Stj. Av. Buket Yılmaz da bulunmaktadır. 23 Temmuz 2017 tarihinden bu yana gözaltında bulunan meslektaşlarımızla ilgili olarak terör soruşturması yürütüldüğü ifade edilmiştir. Ancak İçişleri Bakanlığı’nın kısa süre önce Nuriye ve Semih için yayınladığı kitapçık, basın açıklamaları düşünüldüğünde bu tutumun yargısal bir süreç değil tamamen siyasi iktidarın amaçlarıyla ilgili olduğu açıktır.
Meslektaşlarımızın halen gözaltında tutulması ve Ankara Adliyesi’ne getirilmemesi, kararın hukuki değil, idari olduğunu açıkça göstermektedir. Demokratik, hukuk devletinde toplantı ve gösteri yürüyüşü, düşünce açıklamanın bir yolu olup, bu durumun devlet tarafından güvence altına alınması gerekmektedir. Hukuk devletinde bu durumun bizler için kabul edilebilir bir yanı yoktur. Bu nedenle meslektaşlarımız Av. Ebru TİMTİK, Av. Barkın TİMTİK ve Stj Av. Buket YILMAZ derhal serbest bırakılmalıdır.”
