Bu tarz sözleşmeler yüksek tahsilliler tarafından hazırlanmış olsa bile, HUKUK alt yapısından yoksun olduğu için evvela biz avukatlar, sonrasında hakimler de yargılama yaparken dokuz doğurmakta, ilaveten mahkeme ve Yargıtay denen uzun süreçlerde hatalı sözleşmelerden kaynaklı yanlış yorum ve anlamalar da hak kaybına yol açmakta.
Geçtiğimiz hafta içinde Yargıtaydan gelen yeni bir kararda dikkat çekici bir paragrafa rastladım. Tabii ki, ilk yazımda paylaşmaya karar verdim. İki veya daha fazla taraf içeren sözleşmeleri yapar ve genellikle son sayfasında isimlere yer açar imzalarız. İlk 2,3,5 sayfaların altını imzalamadan geçtiğimiz olur.
Karara geçen ihtilaf işçi-işveren ihtilafı.
İşçi, sözleşmenin 2. sayfasında yer alan yılda 270 saat fazla çalışma, ücretin içindedir hükmünün bulunduğu sayfanın altında imzası olmadığını, bu hükmün sözleşmede yer almadığını, 2. sayfanın kolaylıkla sözleşmeye bu şekilde eklenebileceğini savunmuş.
Mahkeme bu savunmayı kabul etmeyip işçinin yıllık 270 saatlik fazla mesai ücretinin kendisine verilmesi istemini sözleşmeyi geçerli sayarak reddetmiş.
Ancak, temyiz üzerine Yargıtay, sözleşmenin imzalı sayfalarının dışında kalan diğer sayfalarının sonradan değiştirilebileceğine hükmederek işçinin sav ve talebini kabul etmiş.
Bence de oldukça mantıklı.
Bu nedenle siz siz olun, BİRDEN FAZLA SAYFA İLE HAZIRLAYACAĞINIZ SÖZLEŞMELERDE SADECE SON SAYFA DEĞİL, TÜM SAYFALARIN ALTINI İMZALAYIN.
Bir başka kararda ise HAKEM KARARI tartışılmış.
Tarafların yaptıkları sözleşmenin son hükümlerine doğru UYUŞMAZLIK HALİNDE HAKEM (TAHKİM) şartı yer almış . Şöyle denmiş Bu anlaşmanın tefsir ve tatbikinden doğabilecek ihtilafları iki tarafın uygun göreceği hakem heyeti halle yetkili olacaktır.
Ancak taraflar sözleşmenin bir sonraki maddesinde ise HAKEM şartını TEREDDÜTLÜ hale getirerek İhtilaflar hakem yoluyla halledilemediği takdirde İstanbul Mahkemeleri yetkili olacaktır.. hükmünü ilave etmişler.
Uyuşmazlıkta mahkeme HAKEM ŞARTI geçerlidir, diyerek hakemler tayin etmiş. Yargıtay dairesi ise tahkim yargısı istisnai nitelikte olup, tarafların bu husustaki iradelerini açık ve kesin bir şekilde bildirmiş olmaları gerekir. Oysa yukarıda zikredilen sözleşme maddeleri bu anlamda kesin bir tahkim şartı niteliğinde değildir.
O halde söz konusu tahkim şartı geçersiz olup.. diyerek hakem şartının açık kesin bir şekilde tereddüte yer vermeyecek biçimde kararlaştırılması gereğine işaret etmiş.
Yukarıda yer alan her iki kararda da vurgulandığı üzere sözleşmeler yapılırken uygulanacak hükümlerin tereddüte mahal vermeyecek biçimde açık kesin bir şekilde yer alması, yine sözleşmelerin tüm sayfalarının imzalanması sizi musibetlerden koruyacaktır.
Son olarak, geçtiğimiz hafta içinde kutladığımız Cumhuriyet Bayramımızı tekrar tebrik eder, Cumhuriyetimizin kazanımlarının insan hakları ve çağdaş değerlerle bütünleştirilip ileri götürülmesi bir yana Hukuk, Eğitim, Sanat, İnsan hak ve hürriyetleri ve tüm alanlarda yaşadığımız endişe ve sıkıntı dolu günlerin Cumhuriyet değerlerine inanan ülkemin Atatürkün işaret ettiği ilkeler ve ülkem insanının çağdaş muasır medeniyet yolunda geri döndürülemez gençlik enerjisi ile mutlaka aşılacağına olan inancımı da siz okurlarımla paylaşmak isterim.
Bilgilerin yararlı olması dilekleri yanında, en derin saygılarımla.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?