Gitti canım paralar !

“Kendisini polis, asker savcı diye tanıtan dolandırıcı kişilerden gelen teklif ve tehditleri ciddiye almayın polise ihbar edin” diye. Bu yönde TV’lerde, internette kamu spotları da yayımlanır.
Artık yıllardır gazete TV dergilerde, internet aleminde ve halk içinde sohbetlerde de sürekli biçimde bu konu işlendiği için, kendisini polis, asker, savcı, MİT, hakim diye tanıtan telefon dolandırıcılarının pek şansları olmadığını düşünürüz değil mi ?
Nitekim kısa geçmişte dolandırılan profesörlerin, medyatik kişilerin haberleri de kulaktan kulağa iyice yerleşmiştir.
Maalesef hiç de öyle değil.
Bu adamlar işlerinde süper profesyoneller ve hâlâ can yakmaya, ocak söndürmeye devam ediyorlar.
Yöntem ve teknikleri de tıpkı virüslerin yeni aşılara karşı geliştikleri gibi geliştiriyor, değiştiriyorlar.
Geçtiğimiz hafta beni telefonla arayan bir dostum telaş ve üzüntü ile anne ve babasının telefon dolandırıcılarına 100 bin liraya yakın bir miktarı kaptırdığını dolandırıldıklarını, avukat olarak ne yapabileceğimi sordu.
Olayı dinledikten sonra yapılabileceklerin sınırlı olduğunu ve büyük olasılıkla dolandırılan paranın üzerine su içeceklerini de üzülerek anlattım.
Olay hayli klasik, ama yöntemler teknikler geliştirilmiş.
Cep telefonundan aranan yaşlı amca kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce ADETA HİPNOZ EDİLİYOR.
Hipnozda akıl sır almaz resmi hüviyete büründürülmüş tehditler var, eş’e çocuklara, hayatlara yönelik ciddi tehditler.
Anlatılana göre amca telefonu kapadıktan sonra 155’i arıyor. + işareti konulan 155’ten karşısına yine aynı adamlar çıkıyor.
Amca bankadan parayı çekip Bursa’dan taa Ankara’ya kadar gidip adamlara parayı teslim ediyor.
İş işten geçiyor sonra.
Emniyet Müdürlüğü Dolandırıcılık masasını aradıktan sonra en yakın polis karakoluna müracaat tavsiye ettim. Gittiler, ifadelerini verdiler.
Şahıslar bulunacak veya bulunamayacak. Giden sadece para değil, moral, üzüntü, yaşam sevinci... TCK’da her ne kadar cezalar artırıldı ise de bence YETMEZ. Bu tarz organize suçlarda FET֒ye yapılanlardan daha ağır muameleler, organizasyonlarla bu vicdansızları ömür boyu süründürmek gerek.
Bu arada İÇİŞLERİNE, EMNİYETE ve BDDK’yada bazı ufak tavsiyeler.
Bankalarda parayı çekmeye gelen özellikle yaşlı ve kadınlara, yüksek miktarlı çekimler öncesinde tüm vatandaşlara banka memurları tarafından basitçe yarım dakikalık uyarı yapılsın. Hatta evrak imzalatılsın. Kendilerini polis asker savcı hakim MİT görevlisi gibi tanıtan kişiler size 155 gibi numaralar atarak inandırıcılık sağlamış olabilirler, para çektiriyor olabilirler, aman dolandırılmadığınıza emin misiniz? yoksa iş işten geçtikten sonra pişman olursunuz” gibi bir metin. Bu netinler gişeler ününde uzun süre ayrıca yazılı olsun.
İnanınız dolandırıcılık oranı yüzde 99 azalır.
Özellikle 155 numarası arandığında karşınıza dolandırıcıların çıkıyor olması da teknik yenilik. 155 numarasına dolandırıcılar tarafından
+ işareti atılmaktaymış.
Yazıyı okuyun ve mümkün olduğunca paylaşın, derim.
Anne babalara, dede ninelere de iyice ezberletin.
Ne diyelim.
Allah kötülüklerden kötülerden sizleri uzak etsin.
Saygılarımla.