USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ev sahibinin insaflısı yüzde 100; çoğunluğu ise yüzde 300, 500 hatta 10 kat zam istiyor...

Ev sahibinin insaflısı yüzde 100; çoğunluğu ise yüzde 300, 500 hatta 10 kat zam istiyor...
01-08-2024

Kira fiyatlarında yaşanan büyük artış sonrası 2022’de yürürlüğe konulan yüzde 25 zam sınırı iki yıl uygulandıktan sonra, 1 Temmuz 2024 tarihi itibariyle sona erdi.

Kiralardaki artışla ilgili yazdığım tüm yazılarda yüzde 25 zam sınırına katılmadığıma hep değindim... Bu kısıtlama ev sahibi ile kiracılar arasındaki ithilaflara, kavgalara ve karşılıklı mağduriyetlere sebep oldu. 

TUFE üzerinden devam etseydi ev sahipleri ve  kiracılar  mağduriyetle dolayısıyla da birbirleriyle karşı karşıya kalmazdı.

Yüzde 25'lik kısıta genel olarak ev sahipleri uymadı. Ev sahipleriyle kavga edip kiralık ev  aramak zorunda kalmak istemeyen kiracıların büyük  kısmı da yüzde 100, 200, 300'lük zamlara eyvallah etti. 

Zira yeni kiralık ev mevcuttan daha yüksek kira demekti, üstüne üstlük de taşınma bedeli de ağırdı... Ben de kiracıyım... Yüzde 25 kuralına hiç uymadım. Ev sahibiyle karşılklı anlaşarak kira bedelini oluşturduk.

Ev taşımaya kalktığınızda emlakçi komisyonu, ev sahibine depozito, nakliye masrafı, yeni konutun boya badana, temizlik masrafları karşınıza çıkıyor.

Hiç akla gelmeyen bir sürü masraf... Elektrik, su, doğalgaz depozitolarını geri alıp daha yüksek bedelle yeni depozitoları ödeme... İnternet, televizyon izlem aboneliklerini taşıma... Bir sürü masraf yapıyorsunuz... 

Demem o ki; kiracıların büyük çoğunluğu ev sahiplerinin kira taleplerine uydu... 

Uymayanlara gelince... Her gün asayiş haberlerinde izliyoruz ya da okuyoruz işte... 

Ev sahibi  ve kiracının birbirlerini tehdit ettikleri, yaraladıkları, öldürdükleri olaylar artık trafik kazaları ya da kadın cinayetleri gibi rutine düştü... Yani alışıldık, günlük haberler haline dönüştü... 

Mağduriyette ağırlık kiracılarda... Ev sahibinin insaflısı yüzde 100; çoğunluğu ise yüzde 300, 500 hatta 10 kat zam istiyor...

Veremeyince de iş mahkemeye intikal ediyor. Yoksul, emekli kiracı avukat tutamıyor, uzlaşmada avukatlı olan evsahibinin talepleri öne çıkıyor; kiracı mahkemeden çırak çıkıyor.  Evsahibi fi tarihinde elden aldığı bankaya yatmayan kirayı gerekçe göstererek bir sürü borç çıkartıyor garibana... Kiracı icraya veriliyor, evi tahliye etmek zorunda kalıyor... 

İstismarcı kiracılar da var elbette, karşı  dairesine 20 bin lira kira ödenirken 1800 lira ödeyenlere de tanık oluyoruz...

(Bir arkadaşımın dairesi; Ataevler'de... "Hiç olmazsa 10 bin lira olsun" diye öneri götürmüş, kabul görmemiş... Sordum "Emekli falan mı kiracın"; "Yok" dedi... Bursa'daki büyük bir otomotiv fabrikasında çalışan beyaz yakalılardanmış. Eşi de MEB'te kadrolu öğretmenmiş... Benim arkadaşım ise emekli, ev annesinin, hasta annesini ve anneannesini yanına aldı, ikisine de bakıyor. Yani mağdur olan  kiracı. Dava açtı, Dava sonucunu bekliyor... 
Bir başka arkadaşım ise evlilik nedeniyle Bursa'dan ayrılmıştı. Şimdi geri döndü. Çıkacağım diyen kiracısı evi boşaltmıyor...  5 aydır dava sürüyor. Gökdere'de küfür küfür esintili dairesi varken, kirada oturuyor...)

Yine de çok sayıda konutu olup onlardan gelen kirayla geçinmeyen, kiracılarına göz dağı vermek adına avukat ordusu olan aç gözlü ev sahipleri de var, onlara da vicdan ve insaf diliyoruz...  

Sonuçta... Yüksek enflasyon,  yüksek inşaat maliyetleri nedeniyle yeni konut üretilmeyişi Türkiye'nin pek çok ilinde olduğu gibi Bursa'da da kiraları yukarı çekti.

Bunda şehirde yaşayan yabancı nüfusun da etkisi var. Resmi kayıtlı 170 bin Suriyeli, kayıtsız Afgan ve diğer Suriyelileri de kattığınızda en iyimser tahminle Bursa'da 200 bin yabancı yaşıyor. Ortalama 5 kişilik aile olduğunu varsayın 40 bin konut  anlamına geliyor. Yani Suriyeliler gelmeseydi bu kadar  konut boşa düşecekti, kiralar da bu kadar hızlı artmayacaktı... Bir de eskiden başta Demiryolu Altı, İzmir ve Ankara Yolu Altı ve Yıldırım'ın, Gürsu'nun, Kestel'in çeşitli bölgelerinde İstanbul Yolu'nun sağında ve diğer ilçelerde kaçak konut yapılırdı... Hele de seçim öncesi bir ay içerisinde yeni mahalleler kurulurdu. Artık belediyeler kaçak yapılaşmaya izin vermiyor. 

Özetle... Artık ne kaçak göçek ne de ruhsatlı yeni konut üretilemez oldu... 

Eskiden kent zenginlerinin yaşadığı bölgelerdeki kiralar yüksekti... Kent yoksullarının oturduğu yerlerdekiler ise düşüktü...

Hatırlıyorum da, Valilik'e 7,8 dakika yürüme mesafesindeki Kirişçi Kızı Çıkmazı'nda  komşumuz Nedime Hanım Teyze eşinden kalan emekli maaşını alıyordu, başka hiçbir geliri de yoktu. İki odalı evde kimseye muhtaç olmadan  kent merkezindeki evde kimseye muhtaç olmadan faturalarını da ödüyor ve yaşayıp gidiyordu.  Rahmetli şimdi yaşamış olsaydı ya sokakta kalırdı ya da aç!

Ağır bir yoksulluk söz konusu... Biz IMF'li yılları, IMF dayatması kemer sıkma politikalarını yaşayan kuşağız... IMF'li yıllara nal toplatan bir sürecin içerisindeyiz... 

 YAPİDER BAŞKANI SEVCAN İLİCİ: “TAŞINMAZ TİCARETİ YETKİ BELGELİ UZMANLARLA ÇALIŞIN”

Yatırım Profesyonelleri ve İş birliği Derneği (YAPİDER) Başkanı Sevcan İlici, kira artışlarında yüzde 25 kısıtının kalmasından sonra  kira artışlarının  eskiden olduğu gibi 12 aylık ortalama TÜFE üzerinden hesaplanacağını, veriler açıklanınca 12 aylık ortalama TÜFE oranı dikkate alınarak zam yapılacağını anımsattı...

Başkan Sevcan İlici de "2 yıl boyunca enflasyon ve dövizin hızlı artışı sebebiyle kiracıları korumak adına getirilen yüzde 25 sınırının gayrimenkul sektörünü de olumsuz anlamda etkilendiği" kanaatinde.... 

YAPİDER Başkanı Sevcan İlici diyor ki:

"...Zam sınırının ikinci yılda uzatılması sonrası, enflasyonun yüksek olması sebebiyle mülk sahipleri de mağduriyet yaşadı. Bu sebeple evi boş durumda olan ve kiracısını yeni tahliye etmiş olan mülk sahipleri evlerini kiraya vermek istemediler.

1 Temmuz 2024 tarihinden itibaren yüzde 25 artışın kaldırılması sonrası,  sorunun çözümü için dava sayılarının çoğaldığını yakinen takip etmekteyiz.

Buradan mülkünü kiraya vermek isteyen ve kiralık mülk arayan bütün hemşerilerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum.

Hem mülk sahibi hem kiracı tarafın haklarının adil şekilde korunması adına lütfen Taşınmaz Ticareti Yetki Belgeli (TTYB) ofisler ve bu belgeye sahip gayrimenkul danışmanlarıyla çalışmaya özen gösteriniz.  Gayrimenkul danışmanınızı seçerken, 30442 sayılı Taşınmaz Ticareti Yönetmeliği ve gayrimenkul hukuku konularında bilgi sahibi olan kişiler olmalarına dikkat ediniz..."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?