Günlerdir kamuoyunu meşgul eden Köfteci Yusuf konusunda birkaç kelam etmek istiyorum.
Ne diyor Köfteci Yusuf "BİZ UCUZA SATMIYORUZ, DİĞER İŞLETMELER PAHALIYA SATIYOR"
İşte Köfteci Yusuf'un başına örülmek istenen çorabın baş nedenlerinden biri bu.
Yusuf 100 liraya mâl ettiği ürünü halka 200 liraya satarken, 600 liraya satanlar neden sevsinler Yusuf'u?
Aynı şekilde ülkedeki global firmalar da öyle.
Hepsine nal toplatıyor.
Sadece ucuzluk da değil, müthiş bir organizasyonla hızlı servis, ülkenin büyük bölümünde ulaşılabilirlik, hijyenik mekanlar, lezzetli ürünlerle yerel veya global birçok markaya dikiz aynasından bakarsanız böyle hedef haline gelirsiniz.
Sizi hedef alanlar da müşteri kaybetmeniz için komplolar kurarlar.
Kaset maset etkili olacak olsa onu bile kurgularlar.
Ama yok halkın gıdadaki hassasiyetlerine oynamak en etkilisidir.
Öncesinde Yusuf'u yeraltı dünyasına yoklatmışlardı.
O tutmadı bu kez bu yöntemi denediler.
Sizi 4 masa ile başladığınız bir gıda işletmesini 20 yılda ülkenin en büyük işletmelerinden biri haline getirirseniz bu başarınız cezasız kalmaz haliyle!
Şahsen başarılı insanlara haset değil takdir eden biriyim.
Sürekli eleştirilen Nusret de buna dahil.
O yüzden Yusuf ve Nusret gibiler sahip çıkılmalıdır.
Hele ki Köfteci Yusuf gibi halk yanlısı, halkın bütçesine göre bir fiyat politikası izleyen bir işletmeye sahip çıkmak halkın vefa görevidir.
Ortaya konan senaryonun her yönden mantıksız olduğu aşikar.
İki çalışanın satın alınmasına bakacak bir komplo kurulduğu ortada. Daha pahalı bir eti neden kullansın adam?
Bunu akıl ve mantık sahibi herkes görebiliyor, idrak edebiliyor.
İşte bu yüzden halkın köftecisine yine halk sahip çıkarak bu kirli oyuna gereken cevabı vermelidir.
Gıda sektöründeki firmalar...
Yusuf'a haset edip oyunlar kuracağınıza, onu örnek alın da siz de onun gibi başarılı olun.
